Tekil Mesaj gösterimi
Alt 18-12-2006, 10:30   #1
özgür_1903
Kıdemli Kartal
 
özgür_1903 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Kartal Ülkesinde Mutlu - Gülengül ALTINSAY

Üç gün önce Avrupa tamamıyla bitmiş, moraller de tükenmişti. Beşiktaş için şimdi hedef sadece Türkiye sınırları içinde kalmıştı. Özellikle de Fortis Türkiye Kupası’ydı hedef. Böylesi durumlarda, yani küçülen hedeflerin arifesinde motive olmak ise dünyanın en zoru işiydi. Bırakın sahaya çıkıp top oynayacak Beşiktaş takımını, taraftar bile kendisini motive etmek için yeni besteler yaparak oyalanmaya çalışmıştı maç öncesinde. Ne de olsa tüm Türkiye’nin beste sorumluluğu üstlerindeydi. Evet, Çaykur Rize de iyi günler yaşamıyordu ve kağıt üzerinde de çim üzerinde de Beşiktaş çok ağır basıyordu. Ama sonuçta hiçbir maç oynanmadan kazanılmıyordu.

Siyah-Beyazlılar kuşkuları bertaraf ederek çok rahat başladılar oyuna. İbrahim Toraman, Koray Avcı, Baki Mercimek ve İbrahim Üzülmez’den oluşan defans hattı dikkatliydi. Zaman zaman göbekte oynayan Baki’nin ileri çıkışları, sol kanattan İbrahim Üzülmez’in bindirmeleri defansın forvete katkılarıydı. Sağ kanattaki İbrahim Toraman’nın işi daha zordu. Çünkü önünde oynayan Ali Tandoğan gitti mi geri gelmiyordu. Arka dörtlüye çok yakın oynuyordu Serdar Kurtuluş. Bu biraz da Tigana’nın çift santrforla takımı çıkarması, Kleberson’u kenara çekip sağ kanatta Ali Tandoğan’ı kullanmasıyla alakalıydı. Topsuz alanda taktiksel katkısı zayıf Nobre ve üzerine baskı kurulduğunda oyundan düşen Ricardinho takımın genel defansif gücünü azaltan oyunculardı.

Defans-forvet dengeleri iyi kurulmayınca bu iki hattın birbirinden kopması da doğaldı. Ve genç Serdar bu hatları birleştirmeye çalıştı durdu. Kartal’ın 4-1-1-4 gibi dizilen kadrosunda forvete yakın “1” ise Ricardinho’ydu. Bana sorarsanız Ali Tandoğan’ın yerinde Kleberson oynamalıydı. Tam yeriydi orası. Beşiktaş soldan İbrahim Üzülmez’in bindirmesinin ürününü çabuk aldı. Hemen ardından da Bobo’yla 18’de ikinci gol gelince Rize’nin gardı tamamıyla düştü. Beşiktaş’ın 2-0’dan sonra bir tek hedefi kalmıştı artık; Nobre’ye de gol attırmak (!) Nobre ise rakip oyuncuların arkasına saklanıp gol atmamaya çalıştı uzunca bir süre. 68’de golü buldu da herkes rahatladı. Aslında önemliydi bu gol. Çünkü Beşiktaş 8 dakika kadar önce bir yan toptan gol yemeyi yine başarmış (!) skoru tehlikeye atmıştı. Sonuçta Beşiktaş bir nebze de olsa moralleri düzeltmeyi başardı ve Avrupa kupalarından çabuk dönen ama Türkiye Kupası’nda yoluna devam eden bir takım olduğunu gösterdi.
__________________
iLk ÇıĞLıĞıM SoN NeFeSiM TeK AşKıM BEŞİKTAŞ'ım....
HeRşEyİn BiR sOnU vAr AmA BEŞİKTAŞ SeVgİsİnİn AsLa...!
özgür_1903 Ofline   Alıntı ile Cevapla