Guest | KEKİK(THYMUS) Familyası: Ballıbabagiller Türkiyede yetiştirildiği yerler,Anadalu,Trakyadır.Mayıs-Eylül ayları arasında çiçek açan çok yıllık, çok dallı ****su ve küçük çalımsı bir bitkidir. Yol kenarlarında,kurak bölgelerde ,bilhassa dağlık yerlerde çok raslanır.Tabanda ****laşmış bir gövdesi ince dört köşeli ve kırmızımsı dalları vardır.Yaprakları 1 cm kadar uzunlukta,olan sapsız veya kısa saplıdır.Yapraklarda,ucu yağ depo eden salgı tüyleri bulunur.Çiçekler ,iki veya cok çiçekli pembemsi, mor-beyaz veya kırmızı renklerde, dalların uclarında küresel durumlar teşkil ederler.Çanak ve taç yapraklar tümsü ve topludur. Anadoluda oldukça yayılmış olup bir çok varyetleride vardır.Ülkemizde 37 kekik türü bulunmaktadır.Halk arasında kekiğe benzeyen mercan köşk veya menzengaş (Origanum) türleri ,İstanbul kekiği, İzmir kekiği gibi adlarla kekik yerine kullanılmaktadır. Kullanıldığı yerler: Kekiğin sarımsı renkte bir ucucu yağ vardır.bu yağda önemli olan ve kokusunu veren thymol bulunur. Kekik ,çay halinde mide ağrılarına karşı, dolaşım uyarıcısı ,baharat ve idrar sökücü, sinir kuvetlendirici ve boğaz ağrılarına karşı kullanılır. Yüksek dozlarda ise antiseptik ve kurt düşürürücü olarak verilir. KAYNAK Yeni Rehber Ansiklopedisi KEKİK (Thymus Katschyanus) Kekikler, Tubiflorae takımından labiatae (Ballıbabagiller) familyasında Thymus cinsine mensup bitkilerdir.Yapraklar haç görünüsünde karşılıklı dizilişte kenarları düz, bezemelerle beneklenmiş durumda, çiçek kuruluşları yaprakların koltuğunda yada terminal durumludur.Çanaklar borumsu çan görünüşünde birleşmiş, iki dudaklı: üst dudak kısa 3 dişli alt dudak derince iki dişlidir.Boğaz bölümünde uzun, beyaz kıllar bulunur.Uzerinde 10-13 damar vardır.Taç yapraklar çoğunlukla kısa boru biçiminde birleşmiş, iki dudaklıdır. Üst dudak hafif kertikli, alt dudak üç dilimlidir. Orta dilim genişcedir. Ercikler 4 tanedir. Üsttekiler alttalilerden kısadır. Çekirdekçik yumurta biçimde olup yağ bezleri yoktur. Buna rağmen birçok türünün tohumları yapışkandır. Yayılışı: Kekikler cinsinin 35 kadar türü vardır. Avrupa ve Asya da, Akdeniz bölgesinde, Güney Afrika dan Habeşistana kadar olan yerlerde, Kanarya adalarında ve 20 kadar türlede Türkiye de vejetasyonlarında yer alır.Yurdumuzda da hemen hemen bütün bölgelerinde rastlamak mümkündür.Çoğunlukla yüksek yerlerde, yaylalarda yaygın olarak bulunur. Toprak isteğine gelince, gelenlikle derin olmayan gevşek, ılımlı, hunuslu, kalkerli toprakları severler.Bu alanlar genellikle yazları sıcak geçen ve nisbeten kurak yerlerdir. Boyamacılıkta, Thymus cinsinin kekik adı ile bilinen birçok türünün taprak üstü aksamı boya yapımında kullanılır. Bütün kekik türlerinde aşşağı yukarı aynı renk tonlarını elde etmek mümkündür.Şap mordanlığı yün ile sarı, krom mordanlığı yün ile kahverengi, saçıkıbrısla mordanlanmış yünle yeşil-gri renkler elde etmek mümkündür. KAYNAK Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük Sanatlar Sanayi Bölgeleri Ve Siteleri Genel Müdürlüğü KEKİK ****su saplı, karşılıklı küçük yapraklı, sürüngen, çok yıllık bir bitkidir.Başlıca 2 türü vardır. Süs veya koku bitkisi olarak yararlanılan adi kekik ve yabani kekik (Ballıbabagiller) İlmi adı Thymus Vulgaristir. Baharat olarak kullanılan kekik ayrıca kaşınmayı giderici bir ilaç yerine geçer. Yaralara iyi gelen otlardandır. Kekikten timol bakımından zengin, sidik döktürücü ve antiseptik özellikler taşıyan bir yağ cıkarılır. KAYNAK Meydan Lourese KEKİK Güzel kokulu bir bitkidir.Yemeklerde tat vermekte kullanılır. Naneyle akraba olan kekik ,ballıbabagillerdendir.15-20 cm boyunda olan bitkinin yaprakları küçük ve karşılıklı, çiçekleri beyazdır. Kekiğe güzel kokusunu veren gövde ve yapraklarındaki yağlı bir maddedir. KAYNAK Yeni Hayat Ansiklopedisi KEKİK Bilinen birçok türü vardır.Kök dışında kalan kısımları boya için kullanılır. Beyj, haki şapla mordanlanmış yünle sarı, kromla mordanlanmış yünle kahverengi verir. Kekik, dal ve yapraklarında bulunan ve kekiğin kendisine has kokusunu veren timol ve karvakrol kimyasal maddelerin hemen boyar madde tıbbi özellik gösterirler. Bu nedenle hem sağlık açısından hemde boyacılık acısından önemlidir. KAYNAK Abdullah Gülcemal (Halı Deseni Teknolojisi) DOĞAL BOYA HAKKINDA KISA BILGI Doğal boya, bitkılerin kökünden, kabuğundan dalından, sapından, yaprağından, meyvesınden, tohumundan ve çiçeklerinden:ceşitli usüllerle elde edilir.Cisim ve eşyalara sürüldüğünde renk veren, süsleyen ;içine bırakıldığında sır yapan renkli maddelere doğal boya denır. BOYA: Cisimlere renk vermek , süslemek veya korumak amacıyla kullanılan renkli maddelerdir. Boyaların cok eski cağlardan beri bilindiği sanılmaktadır. O çağlara ait mezar alanlarında kırmızı aşı boyasının bulunması kullanımının en az 15000 yıllık bır geçmışi olduğunu göstermektedir. Kumaş boyama sanatının M.Ö. 3000 yıllarında Çinde bılındiği anlaşılmaktadır. Bazı dini ve kültürel kayıtlara göre çivit ve ot köklerinden hazırlanan boyalar M.Ö. 2500 yıllarında hındistanda kullanılmıştır. Yaklaşık olarak aynı yıllarda sarı, kırmızı ve yeşil renkte kumaş boyama, mavi boyayı çivitten elde eden Mısırlılar tarafından uygulanmıştır. Çoğu bitki kaynaklı olan doğal boyalar XIX. yüzyılın ortalarına kadar kullanılmıştır. Doğal boya maddelerinin kullanımlarında ceşitli zorluklarla karşılaşılıyordu.Bazı doğal boyalar dokuma liflerine etkili değildir .Böyle durumlarda liflerin boyayı tutması için alımınyum veya demir bileşikleri ile işlemden geçirilmesi gerekmektedir. 1856 yılında İngiliz kimyacı William Henry Perkin, doğal boya maddelerinin yerini alan sentedik boya maddelerini geliştirmeye başlamıştır. BİTKİSEL BOYALAR Bilindi gibi bitkisel boyolar denilince bitkilerde görülen renklerle bu bitkilerin kök, gövde, dal, çiçek ve meyve gibi kısımları akla gelmektedır. Kullanılan boya maddesının azaltılıp çoğaltılmasıyla açık yada koyu renkler alındığı gibi renklerin birbirleriyle karıştırılması sonucunda yeni renk tonları elde edilir.Yanlız boyaya tesir eden bazı faktörler vardır. Bu hususlarıda göz önünde bulundurmak gerekir. Boyaya tesir eden belli başlı faktörler şunlardır: 1-) Boyanacak yünün temizliği, 2-) Kullanılan suyun sertlık yada yumuşaklığı, 3-) Boyanın az yada cok olması, 4-) Boyamaya başlamadaki suyun sıcaklığı, 5-) Kaynama müddeti, 6-) Boyaya konulan yardımcı maddenın az veya cokluğu, BİTKİLERİN KURUTULMASI VE KULLANILMASI Kimi boya bitkileri taze ve kuru halde kullanılır. Eğer mevsiminde toplanması gerekipte hemen kullanılmayacaksa bu bitkileri bir müddet bozulmadan saklamanın yolu kurutmaktır. Kimi bitkilerin tümü boya için kullanılırken kimininde belirli bir kısmı kullanılır. Genellikle toplanacak kısmın en olgun olduğu zamanı seçmek gerekir. Çiçekler açtığı zaman, yapraklar tam büyüklüğüne erişince, tohum ise olgunlaştığında toplanır. İkinci önemli etmen bitkinin bulunduğu yöredir. Bir türün yetişmesı için en uygun iklim şartı nerede varsa o bitkı oradan toplanmalıdır. Bir dağın güneş gören yamacında yetışen bitkilerle, az güneş alan yamacında yetişen bitkiler arasında içerdıkleri boyar madde miktarı bakımından fark vardır. ÇİÇEKLER: Bir çiçekten elde edilen renk , taç yapraklarında gözle görülen renkle bağımlı değildir.Çiçekten elde edilen renk genellikle aynı bitkinin yapraklarının verdiği renkls aynıdır. Dalında kurumuş çiçek boyama yeteneğini kaybeder. Yapraklar içinde aynı kural geçerlidir. TOHUMLAR: Boya bitkisi tohum veren cinsten ise tohumun kapsülü, çiçek ve yaprakla aynı rengi verir. Tohumun cevresinde yumuşak bir kısım varsa bu farklı bir renk verebilir. bitki bir meyve ağacı ise meyvenin kabuğu ve çekirdekleride boyar madde içerir. Mordan kullanılmadan hardal rengi, değişik mordan maddeleriyle kiremit rengi, nefti yeşil ,bordo, kanarya sarısı olmak üzere değişik renkler elde edilmiştir. Bu şekilde İstanbul, Kütahya , Manisa, Sivas, Van ,Çanakkale ,Kayseri, Hakkari , Adıyaman ,Malatya ,Uşak ve İzmir illerinde yapılan araştırmalar sonucu: KIRMIZI: Bu rengi elde etmek için kök boya bitkisi yoğun olarak kullanılmıştır. SARI: Bu rengı elde etmek için cehri bitkisi, sütleğen bitkisi, boyacı papatyası meşe palamudu ve sarı renk için muhabbet çiçeği kullanılmıştır. MAVİ: Bu rengi elde etmek için indigo boyar maddesi kullanılırdı.Bu maddede indigofera tinctoria denilen bir bitkinin uzun bir fermantasyon işlemine tabi tutulmasıyla elde edilmekteydi. YEŞİL: Bu renk bazı bazı bitkilerden elde edilmesine rağmen genelde bir karışım rengidir. Mavi reng için indigo, sarı renk için yöresel sarı boya bitkileri kullanılmıştır. TURUNCU: Kök boya ıle yöresel sarı renk veren bitkilerin karışımından oluşur. MOR: Normal olarak mavi ile kırmızının karışımından oluşur.Fakat mor her zaman kök boya ve özel mordan maddeleri karışımı ile murex ve purpura isimli iki kabuklu deniz hayvanından elde edilmiştir. KAHVERENGİ:Bu renk ya boyanmamış doğal natural renklı yapağıdan yada mordansız olarak ceviz kabuğu, palamut meşesi ile boyanarak elde edilirdi. Ayrıca saçıkıbrıs (Demir sülfat) ile mordanlanmış yünün kök boya ile boyanmasıylada kahverengi elde edilmiştir. SİYAH: Bu renk boyanmamiş siyah yün veya saçıkıbrısla mordanlanmış yünleri palamut meşesi veya sumak ile boyanmasından elde edilmektedir. BEYAZ: Halı ve kilimlerimizdeki beyaz desen veya motifler de doğal yünden elde sdilmiştir. BOYAR MADDELER VE BOYA BİTKİLERİ Boyacılıkta kullanılan bitkiler.Boya bitkilerini iki gurupta toplayabiliriz: A-) Memleketimizde yetişenler, B-) Tropik bölgelerde yetişenler. Memleketimizde boyacılıkta kullanılan bitkilerin sayısı hayli yüksektir.Bunlar arasında en önemlileri şunlardır: 1-) CEHRİ (Rhamus tinçtoria): Orta anadoluda yetiştirilir.Vatanı Akdeniz bölgesidir.Sarı renkli olan cehri boyası bitkinin meyvelerinden elde edilir. 2-) KÖK BOYA (Rubia Tilctorum): Orta ve batı Anadoluda cok yetiştirilir.Bitkinin kökünde alizerin ve parparin boyaları bulunur.Eski Türk halılarının kırmızı renge veren kök boyasıdır. 3-) ÇİVİT OTU(İsatis tinctoria): Vatanı ön Asya ve Avrupadır. Mavi renkte olan çivit boyası bitkinin yapraklarından elde edilir. 4-) HAVACIVA OTU(Alkanna Tinctoria): Vatanı Akdeniz Bölgesi olan kırmızı renkteki alkanna boyası bitkinin köklerinden çıkarılır. BOYA BİTKİSİ: Kurutulmuş soğan kabuğu.(Alium cepa) BOYA MADDESİ: Quercetin ELDE EDİLEN RENK: Kızılkahve BOYAMA METODU: Mordanlı boyama (Önceden mordanlama) -Ölçü: 1 kg yün ipi / 1kg soğan kabuğu MORDANLAMA: - Kullanılan mordan maddesi: KAI(SO4)2 12H2O- Şap - Mordan miktarı: %20 oranında BOYAMA -Mordanlanmış yün ip kuru soğan kabuğu ile boyama kazanına alınır.40 lt su içinde 1 saatin sonunda 100C ye ulaşacak sekılde kaynatılır.24 saat bekletildikten sonra çikartılıp yıkanıp kurutulur. BOYA BİTKİSİ: Portakal (Citrus sinensis): Meyve kabuk ve ağaç yaprakları. ELDE EDİLEN RENK: -Limon sarısı (SnCl2 ile mordanlı) - Saman sarısı (Şap mordanlı ) - Çağla yeşili (Bakır sülfat mordanlı) - Yeşilimsi sarı (Kromatla mordanlı) - Kül rengi (Demir sülfatla mordanlı) BOYAMA METODU: - Mordanlı boyama (Önceden mordanlama) - Ölçü: 1 kg yün ipliği 500 gr bitki yapraği + 1500 gr meyve kabuğu MORDANLAMA: Kullanılan mordan maddeleri şap , kalay klorür, bakır sülfat, potasyum bikromat ,demir sülfat. BOYAMA: -500 gr taze portkal yaprağı ve 1500 gr taze meyve kabuğu ince ince kıyılarak içinde 40 lt su bulunan boyama kazanına alınır. Aynı anda mordanlanmiş yün ipler ilave edilir ve 1 saatin sonunda işleme son verilir. Yün ipler 24 saat süreyle boya banyosunda bırakılır. Daha sonra çıkartılıp kurutulur. KÖK BOYA HAKKINDA GENEL BİLGİ Kök boyasıgiller familyasından cok yıllık calı formlu 50-150 cm arasında bir bitki.Latince adı rubia tinetonum. Anavatanı Batı Anadoludur.Oldukca iri dallıdır. Bitki gelıştıkce kökleride gelişir, kök rengi genellikle kırmızıdır. Kök boyası yapılırken kurutulup toz haline getirilirken kökler mayalanır. Bunun sonucunda alizarin denilen kırmızı bir madde acığa cıkar.Alizarin aliminyum sülfat ile muamele edilmiş pamuk ve yün ve ipek elyafına cok iyi bağlanır. Türlü kırmızısı adı verilen dayanıklı bir boya elde edilir. MORDAN NEDİR ? Yün mordanlamakta kullanılan maddeler ağır maden tuzlarıdır. Bu türden herhangibir tuz kullanılabilir isede bu iş için en uygun olan ve yün mordanlamada yaygın olarak kullanılan 5 madde şunlardır: Şap, krom, saçıkıbrıs, göztaşı ve kalayklorür. Mordanlar yün ipek ve bitkisel liflerin boyanmasında hem rengin haslığını sağlamak hemde aynı boyar maddeden değişik renkler elde etmek için kullanılır. Çünkü mordan niteliği olan maddelerin her biri, aynı boyar madde ile birbirinden farklı renkler verir. Mordanlama ,belli miktardaki mordanla yünün bir arada kaynatılması yoluyla gerçekleştirilir. Bazen bu karışıma yardımcı maddelerde eklenir. Mordan, yün boyama işleminden önce uygulanabilir.Ayrı maddelerle mordanlanmıış yünlerin aynı kazan içinde kaynatılıp bir boya bitkisinden değişik renkler elde edilmesi de imkan dahilindedir. Yün yanlızca boya ile kaynatılırsa boyayı tam alamadığı için iyi boyanamaz. Bu nedenle bazı yardıcı maddeler kullanılır. Bunlara mordan denır.Mordan maddeler yünün daha kolay boyanmasına yardım ederler. Bu yardımcı mordan maddelerle yünlerin kaynatılmasınada mordanlama denir. MORDANLAMANIN YAPILIŞI 200 gr şap sıcak suda çözünür ve içinde 35-40 lt su bulunan mordanlama kazanına alınır. Aynı anda mordanlanacak çile halinde yada yapağı halinde yün atılır 1 saat süreyle hafif ateşte 100 C ye ulaşacak şekilde kaynatılır.1 saatin sonunda kaynatma işlemine son verilir ve soğumaya bırakılır. Sonra cıkarılıp yıkanır : hemen boyama kazanına alınır yada kurutularak daha sonra kullanılır. BOYAMANIN YAPILIŞI: Yine kullanılacak su mikatarı 40 lt dır. Çünki çile halindeki ip kazanın içerisinde rahatlıkla karıştırıla bilmelidir.Öğütülerek granül hale getirilmiş 1 Kg kök boya bitkisi 40 lt suya bırakılır. Aynı anda şapla mordanlanmış ipte kazana bırakılır. Böylelikle kök boyanın yapısındaki boyar madde sıcaklık arttıkça suya geçer. Sudanda yüne geçer. Bu şekilde çok hafif ateşte 70 C dereceye ulaşacak şekilde boya banyosunun temperatürü devamlı kontrol edilerek ipler karıştırılır. 70 C dereceye ulaşıldığında ısıtma işlemine son verilir. Yünler boya banyosundaki boyar maddenin yüne iyice geçmesi için 24 saat süreyle boya kazanında bekletilir. Bu sürenin sonunda yünler yıkanır ve kurutulur. Yıkama sabunla yapılır. |