Tekil Mesaj gösterimi
Alt 23-01-2007, 12:15   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Çocuk dünyaya getirme aşamasında çalıştığı yerinden yeterli desteği alamayan kadınlar, ne yapacaklarını bilemeyerek, bocalamalar içerisinde kalırlar. Çocuğunu dünyaya getirdiğinde, çocuğun bakımı ile ilgilenecek kurumlara güvenmemekte yada bu kurumların fiyatlarının yüksek olması nedenleriyle endişeye kapılmaktadırlar. Toplum tarafından uygulanan zorlamalarla karşılaşan kentli kadınlarımızın bu acı durumlarından kurtulmaları için oluşagelen sorunları önleyici kurallar konulmalıdır. Böylece bu paradoks durumundan uzaklaşılacak ve güven verici ortamların oluşması sağlanacaktır.
Bu, kentli kadınlarımız iş hayatında bulunmalarına rağmen, zaman zaman aile içerisinde söz sahibi olamayarak, şiddet yaşamak zorunda kalmaktadırlar. Bunun yanı sıra, mirastan ve boşanmalardan mal ve mülklerden pay alamayarak, temel haklardan yoksun kalmaktadırlar.
Ülkemizde gecekonduda yaşayan kadınlar ve kentte yaşayan kadınların yanında ayrıca tamamen kendini yetiştirmiş kadınlarımız da bulunmaktadır. Bu kadınların oranı oldukça düşük olsa da gün be gün artış göstermektedir. Eğitim olanaklarından olabildiğince yararlanmayı bilmenin yanı sıra her türlü değişime açık olmaları da ilerleme kaydetmelerinde önemli bir noktayı oluşturmaktadır.
Cinsler arası eşitsizlik durumunun siyasal, iktisadi, toplumsal ve hukuksal açılardan farklılıkların ortadan kalkmasıyla olumlu bir çözümü varılabilir.
Çalışma hayatında kadınlarla, erkekler arasındaki ayrımcılıklar giderilmeli, her iki cinse de eşitlik esasına dayalı kurallar getirilmelidir.
Türk kadınının güvencesi için yasal işlemler imzalanmış olsa da tam manasıyla bu çalışmalar hayata geçirilememiştir.
Batılı ülkelerde bu konu üzerinde çok fazla hassas davranılmasına rağmen, ülkemizde bu durum üzerinde gereken önem gösterilmemiştir.
Resmi kurum ve kuruluşlarda kadınlara yönelik ciddi çalışmalar yapılmalı. Kadınlarımızın faaliyetleri gündeme taşınmalı. Erkeklerin kadınlarla aynı mesleksel statülerde bulunabilecekleri, aynı eğitimi aldıkları sürece gerçekleşebileceği ifade edilmelidir. Adaletle ilgili yetkililer tarafından kadın-erkek sorunlarına eşitlikçi çözümler getirilebilmeli. Medyada kadınlarla ilgili sistemli programlar gösterilmeli.
Bu yönde alınacak tedbirler Türk kadınlarının toplumda daha aktif olmasını ve daha saygın bir kimliğe bürünmelerini sağlayacaktır.
Sonuçta, fırsat eşitliğinin sağlanmasının mutlaklığının en güçlü savunuculuğunu yapan Batılı ülkelerden örnek alınarak, Batılı yaşayış tarzı sosyal bünyemize uygun bir şekilde aktarılmalıdır. Sonrasında, eşitsizlik hallerinin önlerinin tıkandığı gözler önüne serilecektir.
Demokrasinin gerçekleşmesindeki engeller ortadan kalkarak, gelişmelerin yaşanması hiç de zor olmayacaktır!
  Alıntı ile Cevapla