Konu: Balkanlar
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26-01-2007, 11:23   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Balkanlar

Balkanlar her zaman dünya üzerindeki savaşların çoğunun ilk başlangıç yeri ya da sebebi olmuş, büyük devletlerin birbirleri arasındaki mücadelesinde umarsızca kullanılmış ve insanları yıllar boyunca savaş, yıkım, kargaşa içersinde yaşamaya mecbur bırakılmıştır.

Balkanlar Tuna'dan Çanakkale'ye, Istranca'dan İstanbul'a uzanır ve her ne kadar bir Macar ya da bir Yunanlı tarafından bu durum hoş karşılanmasa da Macaristan, Romanya, Yugoslavya, Arnavutluk, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye'nin bir bölümünü içine alır. Balkanlar, coğrafi yapısı, insanları ve tarihi süreciyle uluslararası alanda ön plana çıkar. Balkan insanları tarih boyunca küçümsenmiş, istekleri göz ardı edilmiş, özetle Balkan insanından tarih boyunca korkulmuştur. Bu korku, Batı’nın dikkatini büyük oranda bu bölgeye yöneltmesine ve bunun sonucunda da çıkar politikalarının Balkanlar üzerinde yoğunlaşmasına sebep olmuştur.


Osmanlılar için, sahip oldukları uçsuz bucaksız coğrafya üzerinde Balkanların hep özel bir yeri olmuştur. Bu özel yer tarih boyunca yaşadıklarıyla, kendisine verilen önemin boşuna olmadığını ispatlamıştır.



Bugün, eski Yugoslavya'da silahlar susmuş olsa da Dayton'da imzalanan ateşkes antlaşmaları henüz kalıcı bir barışın garantisi değildir. Her an patlak verebilecek bir savaş olasılığı, Balkanlar'daki barışı tehdit etmeye devam etmektedir. Bu soruna çözüm kavuşturmak amacıyla bölgede sürüp giden sorunlara ilişkin bağımsız bir bakış açısı geliştirmek ve uzun vadeli bir istikrar sağlanmasına yönelik Batılı bir yaklaşım önermek amacıyla, Temmuz 1995'te Berlin Aspen Enstitüsü ve Carnegie Uluslararası Barış Vakfı tarafından Uluslararası Komisyon kurulmuştur. Komisyonun, Türkiye dahil tüm Balkan ülkelerinde geniş bir siyasi yelpazeyi gözeterek gerçekleştirdiği üst düzey görüşmelere dayanarak hazırladığı rapor, hiç kuşkusuz, bir Balkan ülkesi olarak Türkiye'yi de yakından ilgilendirmektedir. Her ne kadar bu bölgenin, Türkiye için ağırlıklı bir stratejik önemi yoksa da, duygusal olarak büyük bir etkiye sahiptir. Balkanlar, laik İslam'ın Avrupa ile ortak kaderinin simgesi, bütün Türk toplumuna yayılmış çok sayıda insanın doğum yeri ve kaderlerine kayıtsız kalınamayacak sayıda Türk'le Müslüman'ı geride bırakarak bu bölgeden çekilmiş bir imparatorluğun izleriyle dolu bir bölge olarak derin bir anlam taşımaktadır.



Tarih boyunca Balkanlar üzerinde birçok savaş yaşanmış olmasına karşın Arnavutlarla Sırpların karşı karşıya gelmesi, yıllardan beri süregelen dostluğun ve birçok savaşta müttefik olarak yer almanın ardından doğal karşılanamamaktadır. Yıllar boyunca birçok kez bir arada savaşan bu iki halk ne olmuşsa biranda karşı karşıya gelmiştir. “Bu da Batı’nın bir oyunu mu” sorusu akıllara gelmiyor değildir.. Günümüz tarihçileri, eski dönemlerin kayıtlarını incelerken Sırplar ile Arnavutları birbirlerinden ayırmakta dahi zorlanırken yakın zamanları incelerken nasıl olup da birbirlerine böylesine düşman oldukların anlamakta güçlük çekiyorlar.


  Alıntı ile Cevapla