Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29-01-2007, 11:24   #1
özgür_1903
Kıdemli Kartal
 
özgür_1903 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Gracias, merci ve de orbigado! Atilla GÖKÇE

Gracias, merci ve de orbigado!


Teşekkür sözcüğünün İspanyolca, Fransızca ve Portekizce karşılıklarını kullanmak gerekiyordu dünkü maçın özellikle ilk yarısı için.
Beşiktaş, kongrede başkana sitem ve güvensizlik mesajları veren yüzlerce beyaz oya karşılık beyaz bir sayfa açarak başladı ligin ikinci yarısına...
O ne yardımlaşma, o ne müthiş tempo, o ne kendine güvendi öyle...
Ve ille de Mert (ya da Marcio) Nobre!
Rakip, yabancılarının ikisini gönderip yenileyen ve lige yeni bir iştahla bilenen Vestel Manisaspor'ken hem de!
Savunmada sağlam, çabuk ve dikkatliydiler. Orta alanda savaşıyorlardı. Özellikle genç Serdar, tam anlamıyla bir erken uyarı bekçisiydi. Manisaspor'un Uğur İnceman ve Selçuk İnan'la kazandığı topları daha hücuma dönüştürmeden basıp kazanıyor, olmadı oyunu bozuyordu. Fahri Tatan'la birlikte oynarlarken tam anlamıyla uyumlu bir ikiliydiler. Sonrasında Fahri'nin yerini alan genç Mehmet Sedef'i de rahatlatan, arkadaşının yükünü de sırtlayan bir direniş harikası olarak parladı. Çabuk, presli ve yardımlaşmalı oyun, konuk takımın da hücumdaki ısrarlı arayışlarıyla bize iki kale arasında zevkli gel- git'leri izletti... Hakçası Beşiktaş daha istekli, daha etkiliydi. Ersun Yanal'ın ligin ilk yarısındaki golcüsünü sol kanatta kullanması, hücum etkinliğini azaltan bir unsurdu. Orada da Toraman, rakibinin hamle heveslerini kırıyordu.

Sistem bulundu!
Kleberson'lu ya da Kleberson'suz ön libero anlayışını terk edip klasik 4-4-2 ile daha bütüncül, daha kişilikli ve çift santrforla daha hücumcu bir oyun felsefesini benimseyen Jean Tigana, nihayet gönüllere su serpen sistemini de bulmuş oldu. Gerçi sahaya sürdüğü on birde ne Ricardinho (sol), ne de Delgado (sağ) kanat adamı özelliği taşıyor... Ama Beşiktaş o eksiklikleri İbrahim'lerle pekala kapatıyor. Yeni oyun anlayışının en belirgin özelliği sahanın her yerinde her türlü görev için ikizler oluşturması... Gökhan Zan, Koray Avcı, Bobo, Nobre ya da Serdar, Mehmet Sedef... Birbirlerine inanan, güvenen, koşan ve kazanan bu ekip, biraz geç de olsa alkışı hak ediyor...
İkinci yarıda Souza'nın golünde sergiledikleri hatayı şoka dönüştürmediler... Üstüne bir gol daha attırıp Nobre'ye borçlarını ödettiler.
Nobre, üç golün kahramanlığını üstlenirken öncekilerden farklı bir şey mi yaptı ? Hayır... Her maçta olduğu gibi koştu, uğraştı, didindi, çalıştı. Galiba dün takım arkadaşları nihayet ona alıştı!
__________________
iLk ÇıĞLıĞıM SoN NeFeSiM TeK AşKıM BEŞİKTAŞ'ım....
HeRşEyİn BiR sOnU vAr AmA BEŞİKTAŞ SeVgİsİnİn AsLa...!
özgür_1903 Ofline   Alıntı ile Cevapla