Selenyumun Beslenme Bakımından Önemi 1950 yıllarında Amerika’da yapılan çalışmalar, bira mayasının, Vitamin E noksanlığı sonucu farelerde ortaya çıkan karaciğer nekrozunu önleyen mahiyeti bilinmeyen bir faktörü kapsadığını göstermiştir. Yine aynı yılarda civcivlerde görülen eksüdatif diyatez hastalığının da bira mayasındaki bu bilinmeyen faktör tarafından önlenebileceği saptanmıştır. Nihayet 1957 yılında Schwarz and Foltz adlı araştırıcılar, mayada bilinmeyen faktörün bir selenyum bileşiği olduğunu ve inorganik selenyum bileşiklerinin (örneğin, sodyum selenit) farelerde karaciğer nekrozunu önlemede, bira mayası kadar etkili olduklarını bildirmişlerdir. Bunu müteakip, Cornell Üniversitesinde yapılan çalışmalar, Vitamin E’ce noksan rasyonlarla beslenen civcivlerde görülen eksüdatif diyatez hastalığını önlemede, sodyum selenitin bira mayası kadar etkili olduğunu ortaya koymuştur. Yukarıdaki ve daha sonra yapılan çalışmaların çoğu vitamin E beslemesiyle ilgili bir şekilde yürütülmüştür. Bu arada, Nesheim ve Scott, rasyonun kilogramına ilave edilen 0.08 mg selenyumun, sadece vitamin E noksanlığında civcivlerde ortaya çıkan eksudatif diyatezi önlemekle kalmayıp, vitamin E’yi normal düzeyde olan hayvanlara nazaran daha fazla bir büyüme de sağladığını ispatlamışlardır. Eğer rasyon nispeten küçük miktarda (0.04 ppm) selenyum kapsarsa, selenyuma cevap veren bütün besleme hastalıklarının vitamin E ile önlenebileceği yahut tedavi edilebileceği yukarıda bildirilen çalışmalarla saptanmıştır. Selenyumun esansiyel bir element oluşu ile ilgili olarak hem bıldırcın hem de civcivler üzerinde araştırmalar yapılmıştır. Selenyumca düşük damızlıklardan elde edilip yine selenyumca noksan rasyonlarla beslenen bıldırcınların hiç biri 25 günden fazla yaşayamamıştır. Keza, selenyumca düşük fakat kilogramında 200-500 mg’a kadar d – a – tocopherol kapsayan rasyonlarla beslenen civcivlerde mortalite %109 olarak tespit edilmişken, sadece 0.1 ppm diyetsel selenyum alan fakat hiç vitamin E almayanlarda hiçbir ölüm saptanmamıştır. Gerçi kilogramında 1000 mg d – a – tocopherol kapsayan rasyonlarla beslenen hayvanlarda da mortalite ve aksaklık semptomları tespit edilmemişse de bu hayvanlar sadece, selenyum alanlardan çok daha küçük bir büyüme hızı göstermişlerdir. Müteakip denemelerde rasyonlar selenyumca daha da arıtılmış ve bu tip rasyonlarla beslenen civcivlerde büyüme tamamen durmuş ve hayvanlar exsudatif diyatez semptomları göstererek ölmüşlerdir. Rasyonda 1000 mg/kg, a – tocopherol (ki bu düzey normal rasyonlarda bulunan miktarın 100 katıdır) bile hayvanların ölmesini önleyememiştir. Bu sonuçlar açık bir şekilde göstermektedir ki selenyum başlı başına esansiyel bir elementtir, vitamin E, sadece selenyum ihtiyacını değiştirmekte, bir başka ifade ile yüksek düzeyde E vitamini selenyum ihtiyacını azaltmakta fakat tamamen onun yerine geçememektedir. |