Konu: Gıda
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30-01-2007, 13:03   #1
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Gıda

GİRİŞ

Tarım, sanayi ve hizmetler olmak üzere üç ana grupta toplanan sektörler İçerisinde özellikle bitkisel ve hayvansal ürünlerin girdi olarak kullanıldığı gıda sektörü temel besin maddelerinin yanı sıra diğer sanayilere ara ve nihai (işi Sona erdiren) mal üreterek ekonomiye çok büyük katkı sağlayan bir endüstri grubudur.
Uzun süre küçük ölçekli işletmeler tarafından gerçekleştirilen gıda sanayi üretimi, hızla artan nüfus ve değişen tüketim alışkanlıklarına koşut olarak, üre-tim teknolojilerinin gelişip yenilenmesi ile sermaye ağırlıklı bir yapıya kavuş-maya başlamıştır. Yatırımlardaki artış doğrultusunda ileri teknoloji kullanan tesislerin giderek yaygınlaşması, Dünya normlarında kaliteli ürün üretimini hızlandırarak Dünya ile entegrasyonda Türkiye'nin rekabet gücüne olumlu etkide bulunmaktadır.
1980'li yılların başında liberalizasyon politikalarının uygulanmasıyla birli yeniden yapılanma dönemine giren Türk gıda sektörü, 1996 yılında Gümrük Birliği'nin gerçekleşmesi ile yeni bir sürece girmiştir.
Bilindiği gibi Türkiye bu sektörde önemli düzeyde bir potansiyele sahip olmasına karşın, ürün bazında bazı istisnalar hariç tutulduğu takdirde, yeterli Verimliliğe ulaşılamamaktadır. Gıda sektörünün, yüksek teknoloji kullanılan dondurulmuş ürünler sanayi hariç diğer tüm alt sektörlerinde ikili bir yapı dikkati çekmektedir. Bu ikili yapıda; bir yanda küçük imalathaneler geleneksel yöntemlerle ekonomik ölçeğin altındaki üretim düzeyleriyle etkinlik gösterirlerken, diğer yanda sermaye ve teknoloji yoğun endüstriyel kuruluşlarca rekabet gücü yüksek mamuller üretilmektedir. Her ne kadar sek törel temel yapılan bir araştırmanın sonuçları, büyük ve orta ölçekli gıda işletmelerinin AB İle rekabet güçlerinin yüksek olacağını göstermekteyse de; Gümrük Birliği oluşumu çerçevesinde etkilenecek gıda sanayi ürünlerimizin AB standartlarına uy­gun hale getirilmesinde gerekli gelişmeler tamamlanmadığı, çağdaş Pazarlama teknikleri uygulanmadığı, ürün kalite ve ambalajlamadaki eksiklikler gideril­mediği sürece, AB ülkeleri ile rekabet edebilme gücünü artırmamız mümkün olamayacaktır. Türk gıda sanayinin hem ulusal düzeyde çağdaş gelişime uyu­munu sağlayabilmek, hem de uluslararası pazarlardaki gücünü artırabilmek, ancak bu değişim anlayışının yakalanması ve istikrarlı bir tarım politikası çer­çevesinde etkin stratejilerin uygulanması ile gerçekleşebilecektir. Bu bağlamda gerek iç pazar, gerekse dış satım bakımından gıda ambalajlarının uluslararası standartlara uygun olması, vazgeçilmez bir olgudur. Zira AB ülkeleri, ürünlerin ve ambalajların serbest dolaşımı sırasında ortaya çıkabilecek, yasal, ticari, sağ­lık ve çevre sorunlarında birliktelik sağlamak amacıyla bir dizi yönerge hazır­lamaktadır. Bunlardan bazıları uzun hazırlık aşamalarından sonra kabul edilmiş, bazıları üzerinde ise tartışmalar sürmektedir. Türkiye ile AB ülkeleri arasında uyum süreci devam ederken; bazı yönetmelikler de hazırlanmıştır. Ancak bu ça­lışmalar genelde ulusal niteliktedir. Ambalajla ilgili mevzuatımız birçok konuda AB yönerge ve standartlarına uyumlu değildir.
Gıda ve ambalaj ilişkisi sürekli gelişmeye ve geliştirmeye açık bir konu ol­muş ve birbirini etkilemiştir. Ambalajdaki gelişmeler genelde kullanım kolaylı­ğı ve hızlı tüketimi karşılayabilme yönündedir. Gıdadaki gelişmeler ise. toplu beslenme ve güvenli gıda üretimine yöneliktir. Bu bağlamda dinamik bir yapı ve yaratıcı ürünler ortaya çıkmaktadır.
İkinci Dünya Savaşı sonrası, birçok alanda olduğu gibi. gıda ve ambalaj teknolojisinin gelişme gösterdiği yıllar olmuştur. Ancak asıl gelişme. 50´li yıl­larda başlayan süpermarket ve self-servis sistemlerinin ortaya çıkışıyla gerçek­leşmiştir. Küçük birimler halinde, albenisi üstün ambalajlar tüketime sunularak çeşitlendirme yoluna gidilmiştir. Bunun sonucu oluşan rekabet, gelişme ve yara­tıcı yeni tasarımlara yol açmış, tüketici beğenisi ve tercihi önem kazanmıştır. Günümüzde ambalajda kullanılan çok çeşitli malzemelerin yanı sıra tasarımla ilgili kavramlar ve grafik kavramları da değişiklikler göstermiştir. Ambalaj ta­sarımı genel endüstriyel tasarımın en önemli dalı haline gelmiştir. Özellikle bil­gisayarın tasarımda kullanılmaya başlanması, sınırsız biçimleri ve geçmişte pek düşünülmeyen kavramları da beraberinde getirmiştir. Günümüz tasarımcısının çok farklı ambalaj malzemesinin bir ya da birkaçını bir arada kullanabilme ola­nağına sahip olması, ambalajlama sanatını daha da etkileyici hala getirmiştir.
  Alıntı ile Cevapla