19.Bölüm özeti
Geçmişin gölgesinde...
Yılmaz ve Elif kendi nikâhları olmasa bile, birlikte nikâh masasına oturmanın heyecanını yaşarlar. Bir an için ikisi de yaşadıkları onca kötü şeyi unutup kendilerini o anın büyüsüne kaptırır. Onları bu rüyadan uyandırıp gerçeğe döndüren Filiz olur. Filiz, Yılmaz ile görüşmeyi keserek hayatından çıkartmıştır ama kalbinden de çıkarabilmiş midir?
Eski mahallesinden kopamayacağını anlayan Müjgan bir dükkân kiralayıp terzilik yapmaya başlar. Eski mahallesini ve geçmişi özleyen sadece Müjgan değildir. Elif için de mahallenin önemi büyüktür. Her şeye rağmen Yılmaz’ın yazdığı aşk mektubunu saklamaktan kendini alamamıştır. Elif bunun bedelini ağır bir şekilde ödeyeceğinden habersizdir.
Salih ile Fahriye’nin birbirlerine bakarken gözlerinin içinin parladığını gören Cemil sessiz kalsa da bir karar arifesindedir. Fahriye, Cemil’in bu sessizliğinin nelere gebe olacağından habersiz rutin evliliğini sürdürmeye devam eder.
Kemal karısı Canan’ı, Leyla’yı dinlemeye götürür. Leyla ilk defa bir seyircisinin karşısında şarkı söylemekte zorlanır. Zira, o seyircinin kocasına, yani Kemal’e aşıktır.
Erol, Handan’ın sadakatinden boş yere şüphelendiğini düşünüp rahatlamışken Handan’ın telefonuna gelen bir mesajla sarsılır. Mesajı okuyup okumamak, gerçeği bilmek isteyip istememek anlamını taşımaktadır. Erol’un gerçeği bilmeye gücü yetecek midir?
__________________
Gönlümle baş başa düşündüm demin;
Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin
Akisleri sönen bir ses gibisin.
Mâziye karışıp sevda yeminim,
Bir anda unuttum seni, eminim .
Kalbimde kalbine yok bile kinim .
Bence artık sen de herkes gibisin.
Eylül 2008
|