Ben o masadaydım
Bomba... Evet gazetenin birinci sayfasının sürman-şetinden verilmiş bu haber başlığını görür görmez bütün dikkatimi habere yoğunlaştırdım. Spotta, 'Yer, İzmir'in Üçkuyular semti... Mekan; Derya Restoran... Beşiktaşlı yöneticiler, Çarşı grubu üyeleri hep birlikteler. Aynı mekanda biri daha var Bülent Demirlek...' yazıyor ve finalden önce salı gecesini de göstererek Beşiktaş'ın hakemi ayarladığı gibi ciddi bir imada, hatta suçlamada bulunuyordu.. Adeta şok oldum. Çünkü salı gecesi saat 19.30'dan 23.45'e kadar iş arkadaşım Vahap Hacıoğlu ile geniş bir masada Derya Restoran'daydım. Kamunun doğru bilgilenme hakkı, mağdur olan Bülent Demirlek'e yapılan yanlışın düzeltilmesi adına arkadaş yemeğinde kimlerin olduğunu açıklamakta fayda görüyorum. Benim ve Vahap'ın da olduğu masada MHK başkanı Mustafa Çulcu, MHK üyesi ve başkan vekili Mevlüt Güzel, futbol federasyonundan Şükrü Yazıcıoğlu, Beşiktaş kongre üyesi Dursun Akın, merkeze alınan F.Bahçeli emniyet müdürü Fikret Torun, G.Saraylı işadamı Mehmet Güney ve farklı renklere gönül veren İzmirli işadamları ile birlikte yemek yiyip Türk futbolunu da kurtardık! Özetle salı gecesi İzmir'in gözde ve göz önünde restoranı Derya'da herkes vardı ancak ne Bülent Demirlek, ne Beşiktaşlı yöneticilerden ne de Çarşı grubu üyelerinden hiç kimse yoktu. Bazen haber kaynakları, çoğunlukla da yöneticiler biz gazetecileri yanlış yönlendirmek isteyebilir. Hataya düşmemek için de kontrol edip emin olmak gerekir. Aksi takdirde; bu durumda olduğu gibi Beşiktaş'ın zaferinin değerini küçülten, hedef saptırarak F.Bahçe'nin kupa hüsranının ağırlığını hafifletmeye yönelik böyle 'Bomba' bir haberle karşı karşıya kalabiliriz... Amacımız kimseyi yargılamak değil, sadece doğruyu ortaya koymak. Temennimiz de kaybedenin kazananın elini sıktığı, medyanın tarafsız ve doğru yayıncılık yaptığı futbol sezonları yaşamak