Diğer yandan, hisse senedi sahiplerinin ülkenin her yöresinde yaşamakta olmaları sahipliğin ve kontrolün ayrılması anlamına gelir. Hisse sahipleri çok kez anonim şirketin nasıl işlediğini ayrıntılarıyla bilemeyecekleri ve onu yönetemeyecekleri için şirketin genel politikasını saptamak amacıyla bir yönetim kurulu seçerler. Tipik bir anonim şirkette yönetim kurulu üyeleri ve yöneticiler hisse senetlerinin yüzde beşinden azına sahip olurlar, ama bazılarının hisseleri bundan fazla olabilir. Çok kez hisse senedi blokları bireyler, bankalar ya da emeklilik fonları tarafından alınmakla birlikte, bunlar toplamın çok küçük bir bölümünü oluşturur. Genelde yönetim kurulu üyelerinin pek azı şirkette çalışan görevlilerdir. Bazı üyeler yönetim kuruluna saygınlık kazandırmak, belirli becerileri sağlamak ya da kredi kuruluşlarını temsil etmek için şirket tarafından aday gösterilirler. Aynı kişinin birkaç anonim şirketin yönetim kurulunda birden görev yapması olağan dışı değildir. Yönetim kurulu işletmenin günlük yönetimiyle ilgili kararları, aynı zamanda yönetim kurulunun başkanı ya da genel müdürü olan, bir baş yönetim yetkilisine (BYY) bırakır. BYY şirketin çeşitli işlevlerinden sorumlu birkaç başkan yardımcısının yanı sıra mali işler genel müdürünün, işletme genel müdürünün ve iletişim genel müdürünün de amiridir. 1990’ların sonlarında yüksek teknolojinin ABD iş yaşamında yaşamsal bir yer kazanması nedeniyle şirketlerde bir iletişim genel müdürüne görev verilmeye başlanmıştır. BYY yönetim kurulunun güvenine sahip olduğu sürece anonim şirketin yönetilmesinde kendisine büyük bir özgürlük tanınır. Buna karşılık, hisse senedi sahibi gerçek ve tüzel kişiler zaman zaman birlikte çalışıp yönetim kurulundaki muhaliflerin de desteğini elde ederek baskı yaparlar ve yönetimde bir değişikliğe gidilmesine yol açarlar. |