Enerji endüstrisine ilişkin çok sayıda hisse senedinin kayılı bulunduğu ve daha küçük bir kuruluş olan Amerikan Menkul Kıymetler Borsası da Wall Sokağı bölgesindedir ve aşağı yukarı NYSE gibi çalışır. Diğer bazı büyük ABD kentlerinde de daha küçük bölgesel menkul kıymetler borsaları vardır. En yoğun hisse senedi alışverişi Hisse Senedi Alım-Satımcıları Otomatikleştirilmiş Fiyat Ulusal Derneği (National Association of Securities Dealers Automated Quotation – NASDAQ) sistemi çerçevesinde yapılır. Tezgah üstü borsası denilen ve yaklaşık 5.240 değişik hisse senedinin alım-satımını düzenleyen bu kuruluş belirli bir mekanda faaliyet göstermez; hisse senedi ve bono alım-satımcılarının oluşturdukları bir elektronik iletişim ağıdır. Tezgah üstü işlemleri denetleyen Hisse Senedi Aracıları Ulusal Derneği yasa dışı çalıştığı ya da borçlarını ödeyemez duruma geldiği anlaşılan şirketleri ya da aracıları sistemden uzaklaştırma yetkisine sahiptir. Bahis konusu piyasada işlem gören hisse senetlerinin çoğu daha küçük ve daha istikrarsız şirketlere ait olduğu için NASDAQ diğer iki büyük borsadan daha riskli bir piyasa olarak bilinir. Buna karşılık yatırımcılara pek çok fırsat sunar. 1990’larda hızla büyüyen ileri teknoloji hisse senetlerinin çoğunluğu NASDAQ’ta işlem görmüştür. BİR YATIRIMCILAR ÜLKESİ Menkul kıymetler borsalarında eşi görülmemiş bir yükselmeye hisse senedi sahibi olmaktaki kolaylık da eklenince bireyler 1990’larda borsalarda büyük ölçüde işlem yapmaya başladılar. New York Borsası’nda ya da diğer adıyla “Büyük Tabela”da 1980’de bir yılda 11,4 milyar hisse el değiştirmişken bu sayı 1998’de 169 milyar oldu. 1989-1995 yılları arasında ABD’de doğrudan doğruya ya da emeklilik fonları gibi aracılar kullanarak hisse senedi sahibi olmuş bulunan ailelerin oranı toplamın yüzde 31’inden yüzde 41’ine yükseldi. |