Yeni çözüm, belirli bir süre için, normal azalan amortisman sistemiyle matrah tespiti ile Tonaj Vergisi Sistemine göre kâr belirleme arasında bağlantı sağlamaktadır. Bu ise, riskli sermayenin güçlenmesini sağlayabilecektir. Sistem uzun vadeli düşünülmüştür. Armatörlük şirketleri on yıllık bir dönem için bir seçimde bulunacaklardır. Sistem, zarar telâfisine dayanmadığından, özellikle çarter piyasasında işletme zararına maruz kalan şirketler için önem taşımaktadır. Yeni sistem şirketlerin kâr gelişimiyle direkt ilgilidir. Tonaj Vergisi; yabancılara ait ve yabancı sicillere kayıtlı dahi olsalar, çarterle işletilen düzenli hatlardan elde edilen kârları da kapsamaktadır. Bu örneğin gösterdiği gibi, sistem bayrak politikası ve bayrağa bağlılıkla direkt ilgili değildir. Aynı şekilde Hollanda ve Norveç Tonaj Vergisi sistemleri de bayrağa bağlı değildir. Diğer Avrupa ülkelerinde ücret vergisi tahsilatında da işletme giderlerini düşürücü yöntemler uygulanmaktadır. Tonaj Vergisi her armatör için bir opsiyon getirmektedir. Normal vergi sisteminin seçilmesi de mümkündür. Tek gemili şirketlerin yeni yatırımları için normal vergi ve tonaj vergisi sistemi arasında bir geçiş süresi de söz konusu olabilecektir. 1.2.4.2. Mali Yardım Konusu Almanya'da önceki hükûmet bütçedeki direkt nakdî devlet yardımlarını devamlı düşürmüştür. 1998 bütçesinde 40 milyon D-Mark'lık bir tutar yer almıştır. Bunun 5 milyon'luk kısmı stajlarla ilgilidir. Tutarın tamamı armatörlerce kullanılmıştır. Tutarın azaltılması ülkenin denizcilik politikası hedefleriyle çeliştiğinden, Alman Armatörler Birliği'nce sürekli eleştirilmektedir. Yeni Alman hükûmeti, istihdam yaratmayı ana hedef edindiğinden konuya daha değişik bakmakta, ücrete bağlı yan maliyetleri düşürmeyi benimsemektedir. Bu metot, Avrupa'nın diğer denizci ülkelerinde de başarıyla uygulanmaya başlanmıştır. Hollanda, Danimarka, İsveç, Norveç, Finlandiya, Fransa ve İtalya' da sadece ücret vergileri değil, kendi uyruğundaki gemiadamlarının sosyal ödemeleri de direkt veya endirekt sübvansiyonlarla devletçe üstlenilmektedir. Avrupa Komisyonu, bu metotları denizcilik teşvik genelgelerinde onaylamış ve diğer üyelere de bu imkanı tanımıştır. İşçi istihdamını artırmayı hedef edinen federal koalisyon hükûmetinin, Avrupa Komisyonunca da, onaylanan bu ilkeleri benimsemesi ve denizcilik politikası paketine alması beklenmektedir. Ayrıca, gemiadamı istihdamı konusunda da esnekliğe gidilmektedir. Bu alanda, milliyetten ziyade gemiadamının kalifikasyonu belirleyici olmaktadır. Hollanda ve Norveç'te sadece kaptan için kendi uyruğunda olma şartı aranmaktadır. Böylece gemiadamı istihdamı mevzuatı ülkenin iş piyasası politikasından ayrı mütalâa edilmektedir. Almanya, yurtdışında yerleşik yabancı gemiadamlarının sosyal keseneklerini de yeniden ele almaktadır. Zira çoğu durumda yabancılar Alman sosyal sigorta sisteminden zaten yararlanmamaktadırlar. Bu nedenle, Hollanda ve Norveç millî sosyal sigorta mevzuatlarını yurtdışına yaymaktan vazgeçmişlerdir. Danimarka, bu tür kesenekleri gemi sahiplerine iade etmektedir. |