Burada önemli olan diğer bir hüküm ise, yükümlülerin karşılaştıkları şüpheli işlemleri herhangi bir parasal sınır gözetmeksizin Şüpheli İşlem Bildirim Formuyla bildirebileceklerini düzenleyen madde II/C, 2 hükmüdür. Dolayısıyla elektronik para işlemleri yapan bankalar, yapılan işlemden herhangi bir şekilde kuşkulandıklarında herhangi bir parasal sınırla bağlı olmaksızın bildirimde bulunabileceklerdir. III. Kara Para Aklamaya Konu Menfaat ve Değerlerin Belirlenmesi 4208 Sayılı Kanunun 15. Maddesinin, çıkarılacak Yönetmeliklerle düzenleneceğini belirttiği bir diğer konu da kara paklamaya konu menfaat ve değerlerin neler olacağıdır. Bu doğrultuda olmak üzere, Yönetmeliğin 15. Maddesi ile Kanunun 2. Maddesinin ( a ) bendinde sayılan fiillerin işlenmesi suretiyle elde edilen para veya para yerine geçen her türlü kıymetli evrakla, mal, hak veya gelirler ile bir para biriminden diğer bir para birimine çevrilmesi de dahil, sözü edilen para, evrak, mal, hak veya gelirlerin birbirine dönüştürülmesinden elde edilen her türlü maddi menfaat ve değerler ve benzerleri aklamaya konu olacağı hükme bağlanmıştır. Elektronik paranın kara para aklamanın bir yolu olarak kullanılması şüphesi gündeme gelirse, bu defa Mali Suçları Araştırma Kurulu Genel Tebliğindeki ( Sıra no: 2 ), şüpheli işlem tiplerini sayan madde II/b hükmü uygulama alanı bulabilecektir. Bu hükme göre; , " Yukarıda sayılan şüpheli işlem tipleri rehber mahiyetindedir. Şüpheli işlem başka bir tarz ve mahiyette cereyan edebilir. Yukarıda sayılan tiplere uygun olmamakla birlikte işlemin tarz ve mahiyeti A bendinde yapılan tanıma uygun şüphe uyandırıyorsa, bu işlem de mutlaka şüpheli işlem olarak değerlendirilir ". Görüldüğü gibi bu hüküm, elektronik para ile yapılan işlemlerden herhangi bir şekilde kuşkulanıldığında elektronik para bakımından da uygulanmaya elverişlidir. |