Buhar gücünün sanayiye uyarlanması ve sonraki bilimsel ve teknik gelişmeler üretimi sorun olmaktan çıkarmıştır. Bu nedenle hammadde kaynaklarına ve pazarlara yoğunlaşıldığını görmekteyiz. Hammadde kaynakları ve Pazar arayışları dünyamızı l. ve II. Dünya savaşlarına iterken, son yıllarını yaşadığımız yirminci yüzyıl da bütünüyle uluslararası ticaret açısından farklı bir niteliğe kavuşmuştur. Artık ikili olan uluslararası ticaret hızla çoklu bir özelliğe sahip olmaktadır. Diğer bir ifadeyle uluslararası ticarette uluslararalılaşmadan söz etmek mümkündür. Uluslararası, ticarette meydâna gelen bu eğilim beraberinde "Rekabetçi Üstünlükleri" de getirmiştir. - İşletmelerin mal ve hizmetlerinin iç piyasaya rağmen direkt veya indirekt olarak dış piyasalara pazarlanması - Yabancı ülke kaynaklı rakip firmaların kendi mal ve hizmetlerini bizim iç piyasamızda direkt veya indjrekt olarak pazarlaması- - İşletmelerin yabancı ülkelerdeki firmalarla gerek çeşitli aşamalarda ortaklıklar ve birleşmeler yaparak, gerekse yabancı ülkelerde direkt yatırıma başvurarak mal ve hizmetlerini kendi iç pazarlarında ve uluslararası piyasalarda pazarlamasıdır. Yukarıda verdiğimiz bu tanım çerçevesinde işletmelerin uluslarsılaşması temelde dört aşamadan geçer. Bu aşamalar: 1-) İlk aşamada işletmelerin düzenli ihracat faaliyetle/i yoktur 2-) Düzenli olarak bağımsız aracılar vasıtasıyla ihracat faaliyetleri yürütülür. 3-) Gerek organizasyon içerisinde, gerekse yurt dışında ihracat birimleri kurulur ve ihracat bu birimler kanalıyla düzenli olarak gerçekleştirilir. 4-) Son aşamada da, ulusal sınırlar dışında üretim olanakları teşkil edilir. |