06-02-2007, 12:18
|
#3 |
Guest | Hazar Bölgesindeki rezervler ise; “İspatlanmış petrol rezervleri 30 milyar ton, doğalgaz rezervleri ise tahmini olarak 7-10 trilyon m3 ‘tür (1998 rakamlarıyla). Bu miktarlar 22 milyar varillik ABD ve 17 milyar varillik Kuzey Denizi rezervleri ile ve yine 8-5 trilyon m3 ‘lük Kuzey Amerika rezervleri ile karşılaştırıldığında petrol şirketleri ve büyük devletlerin neden bu bölgelerde bu kadar çok ilgilendikleri kolayca anlaşılmaktadır.”[1] Hazar bölgesinde bulunan petrolün neredeyse %40’ı sular altında yatmaktadır. Hazar Denizinin statüsü hakkında kesin bir görüş birliği bulunmakta ve çevre devletler zengin bir petrol yatağı olan bu deniz konusunda kendi menfaatlerine gelen politikalar ileri sürmektedirler. Bu bölge konusunda göl, iç deniz, deniz, okyanus statüsünün hangisinin uygulanması gerektiği konusunda karar verilememiştir. 1982 Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre Hazar, bir göl, deniz, yarı kapalı veya kapalı bir deniz olarak tanımlanabilir. Bir göl veya deniz olarak tanımlamak her şeyden önce Hazar’ın zengin petrol ve gaz rezervlerinin sahiplerini ve suların sınırını belirleyeceğinden önemlidir. “Hazar bir deniz, yarı-deniz veya kapalı bir deniz olarak tanımlanırsa 1982 sözleşmesi uygulanabilir. Sözleşme uygulandığı zamanda Deniz, karasularına, bitişik bölgelere, münhasır ekonomik bölgelerine ve kıta sahanlığına her iki kıyı devletinin kendi bölgesindeki doğal kaynaklarını işleme hakkıyla beraber bölünebilir. Bu durumda hazar Denizi’nin bütünü beş ulusal sektöre bölünebilir. Eğer Hazar bir göl olarak tanımlanırsa, uluslar arası sınır gölü statüsünü kazanır ve 1982 sözleşmesinin yetki alanına girmez. Sınır gölleri için belirlenmiş uluslar arası hudut belirleme yöntemi yoktur. Bu durumda hukuka örnekler kaynaklık edecektir. Sınır gölleri bütün kıyı devletlerinin sahillerinden eşit uzaklıkta çizilen bir dikey hatla ulusal sektörlere bölünebilir. Sonra da devletlerin sınırları göl üzerindeki sınır çizgisi boyunca devletlerin topraklarına ilgili bölümlerin eklenmesiyle geçer. Devletlerin bu bölgeler üzerindeki doğal kaynakları çıkarma hakları sınır çizgisine kadar olan göl sularını kapsar.”[2] |
| |