Bütün yöre Milletvekillerinin katılımıyla Ankara’da bir toplantı düzenlenerek gelişmeler anlatılır. Zonguldak halkının katılmadığı, tek yanlı alınan kararların uygulanamayacağı belirtilir. Temsilciler Kurulunun oluşturduğu bir heyetle Ankara’daki Siyasi Parti Genel Merkezleri, Başbakan Yardımcısı ve Başbakan ziyaret edilerek durum anlatılır. Cumhurbaşkanı ziyaret edilerek gelişmeler hakkında bilgi verilir. İstanbul’a gidilerek yazılı ve görsel basın ziyaret edilir, raporlar sunulur. 8 Kasım 1994 Karabük, 23 Kasım 1994 Zonguldak mitingleri büyük bir katılımla yapılır. Tüm halkın katılımıyla yörede hayat durur. 25 Kasım 1994 de, Hükümetin TTK konusunda herhangi bir tasarruf düşüncesi olmadığı, çalışmanın devam ettiği, Sendika’nın da görüşü alınarak karar verileceği açıklanır. 5 Nisan Kararlarının uygulanamadığı tek bölge Zonguldak olmuştur. Kardemir’de daha sonra farklı gelişmeler olmuş, Erdemir’i özelleştirme programı uzamış ve ocaklar kapatılamamıştır. TTK İnceleme Kurulu Raporu Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın’ın talimatı ve Başbakan Tansu Çiller’in onayıyla kurulan, Devlet Bakanı Önay Alpago Başkanlığındaki “ TTK İnceleme Kurulu” yaptığı çalışma sonrasında hazırlanan raporu kamuoyuna da açıklar. Taşkömürünün gerek enerji ve gerekse demir-çelik sektörü açısından stratejik bir hammadde olduğunu, TTK’nın kapatılamayacağını kabul eden İnceleme Kurulu’nda; Başbakanlık, Hazine Müsteşarlığı, DPT Müsteşarlığı, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, TTK, MTA, Üniversite, Meslek Odaları ve Genel Maden İşçileri Sendikası temsilcileri vardır. Raporda şu tespitlere yer verilmiştir: “Taşkömürü, gerek enerji ve gerekse demir-çelik sektörü açısından stratejik öneme haiz bir hammaddedir. Ucuz ithal kömür ve ucuz ithal hurda demir gibi, bugün çok cazip görünen pazar koşullarına dayanarak kendi hammaddelerini değerlendirmekten uzaklaşan bir politikanın ülkemiz ekonomisine, hem bugün hem de gelecekte ciddi zararlar vereceği muhakkak görülmektedir..... 1970’li yıllarda 4.6 milyon ton seviyesinde olan satılabilir kömür üretimi, gerekli ve yeterli idame yatırımlarının yapılmaması sonucu 1990’lı yıllarda 2.8 milyon ton/yıla düşmüştür......Bazı işletmelerin Kurum dışına alınmasına ve giderek küçülen üretim hedeflerine bağlı olarak sürekli işçi azaltımı ile daha iyiye gitmenin mümkün olamayacağı da açıkça görülmektedir. Yatırım yapılmaksızın ve gerçekçi iyileştirme projelerine dayanmaksızın süren bu tür gelişmeler, maden işletmeleri için ‘kapanma’ anlamına gelmektedir. Buda ülke yararına bir sonuç olarak görünmemektedir..... TEK Çatalağzı Termik Elektrik Santralı, TTK’dan dünya fiyatlarının altında kömür almakta ve kar etmektedir. Çimento vb. sektörler için de benzer bir tespit yapılmıştır. TTK bu sektörlere satış fiyatlarını gerçekçi biçimde, dünya piyasalarına ve rekabetçi ortama göre belirlemeye gayret etmelidir.... |