Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-02-2007, 14:18   #13
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

30 Mayıs 1876’da Abdulaziz tahtan indirilmiş ve yerine V. Murad padişah olmuştur. Ancak üç ay padişahlık yapabilen V. Murad’ın kısa süreli iktidarında geçici bir özgürlük dönemi başlamış, bundan yararlanan sürgünler İstanbul’a dönmüşler, gazetelerde her çeşit yazılar yayınlanır olmuştur. Basının tam özgürlüğe kavuştuğunu sanarak bazı yeni gazeteler yayın hayatına girmişlerdir.
Bu üç aylık iktidar döneminde (Haziran - Ağustos) böyle bir coşkunluk içinde geçen, ancak akli dengesi bozulduğundan tahtan indirilen V. Murad’ın yerine meşruti idareyi kabul edeceğini vadeden bir Anayasa’nın yayınlanmasına ve milletvekilleri Meclisinin kurulmasına söz veren kardeşi II. Abdulhamid 31 Ağustos 1876’da hükümdar olmuştur.
Meşruti bir idareye kavuşmanın sevinci, Anayasa’nın ilan edilmiş olması, basın alanında coşkunca bir yayın yapılmasına neden oluyordu. Padişah bu yayınlara içerlemekle birlikte açıkça cephe almayı henüz düşünmüyordu. Bunlar arasında özellikle mizah gazeteleri hükümdarın sabrını taşırmaktaydı.
Yeni bir basın kanunu hazırlanmış bu kanun tasarısındaki gazete çıkartmak isteyenlerden (Kefalet Akçası) alınması ve mizah gazetelerinin yasak edilmesiyle ilgili maddeler görüşülürken tartışmalar çıkmış, tepkiyle karşılanmıştır. Milletvekilleri basının serbest olmasını savunuyorlar ve hükümetin hazırladığı tasarıyı basın kanunu değil, özgürlükleri kısıtlayan ve basına kilit vuran Ceza Kanunu olarak niteliyorlardı. Basının serbest olduğu ülkelerin her bakımdan ilerlediğini ileri süren milletvekilleri, mizahı yasaklayan ve kefalet akçası yatırılmasını öngören maddeleri çıkarıp tasarıyı kabul ettiler. Ayan Meclisinden geçen tasarıyı padişahın onayına sunmuşlar ancak değişikliklere kızan Abdulhamid kanunu onaylamamıştır. Buna rağmen bütün mizah gazeteleri kapatılmış ve 1908 yılına kadar ülkede mizah gazetesi yayınlanamamıştır.
  Alıntı ile Cevapla