Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-02-2007, 08:49   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Profesyonel gazetecilik normları bu anlayış çerçevesinde oluşmuştur. Bu normlar arasında en önemli olanı nesnellik (objectivity) ilkesidir. 1800’lerin ortasında gerçek anlamda popüler basının ortaya çıkmasıyla nesnellik ilkesi yansız bir dünya görüşünü anlatmak için kullanıldı, 1900’lerin başında ciddi ve güvenilir haberciliğin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Nesnellik ilkesi ile birlikte gelişen diğer bir profesyonel norm ise, haberin olaya ilişkin olması (factual / facticity) gerektiği idi. Fact / opinion ayrımı yapıldı, tarafsızlık ve dengelilik anlayışı vurgulandı.
Locke’dan faydacılardan ve çoğulcu düşünceden beslenerek dönüşen basın özgürlüğü düşüncesini paylaşanlara göre özgürlük devletin doğrudan karışımının olmamasıdır. Düşüncelerini doğrulamak amacı ile gazetelerin siyasal partilerden kopmasını ve mali özerkliğe kavuşmasını vurguladılar. Özgür basın savunucuları, bu özgürlüğü devlet karışımının yokluğu ile özdeşleştirdiler, basının kendi kendini sansür etmesini hesaba katmadılar. Ayrıca bu yaklaşım bireyi özgürleşimci bir bakış açısı ile ele almaz.
20. yy’da liberal bireycilik anlayışı dilbilimden, psikanalizden, ideoloji kurumlarındaki gelişmelerden kaynaklanan yeni yaklaşımlar ışığında sorgulandı ve ussal, bütünlüklü birey anlayışı, yerini değişen ve dönüşen, sürekli yapılaşma halinde olan bir özne anlayışına bıraktı. Dolayısıyla liberal teorinin ve liberal gazetecilik anlayışının öncüllerini oluşturan yaklaşımlar sarsıldı.
  Alıntı ile Cevapla