Demokrasi bir kurallar manzumesidir, haberciliği veya reklamcılığın da kuralları bulunmaktadır. Dağdan inme eşkıya misali kabadayıların bunları yok saymaları değer yargılarını ortadan kaldırmamaktadır. İriyarı güçlü veya kabadayı görünümlü olmakla gazete müdürü olunamayacağını bilemeyen zavallıların yarattığı dünyada öylesine çirkinlikler yaşanmaktadır ki; korkarız iyi niyetli her girişim yok olup gidecektir. Bugün varılan düzeni çağdaş görenler eskilerin kuralcılığına, dinozorların sesi diye karşı çıkıyorlarsa kendilerinin nasıl bir mahluk oldukları da tartışılmalıdır... Reklamverenler kendilerini karalayanlara ilan verdiği sürece, okurlar kendilerini aldatan yayınları okumaya devam ettikçe, reklam ajansları sadece kazanmak uğruna kişiliklerini harcadıkça ne mesleki kuruluşlara ihtiyaç vardır, ne de bu toplumun yarınlarına umutla bakma şansı var olacaktır. Eğer reklam verenler ve reklam ajansları bu erozyonu durdurmaya kararlılarsa daha yürekli olmalı ve kimlerle mücadele ettiklerini açıkça ortaya koymalıdır. Ticaret odalarını esir alan, ajansları ve reklam verenleri sindirerek karalama kampanyalarına devam eden bir basının varlığından duyulan rahatsızlık sadece özdenetim kurallarıyla önlenemez. Nitekim Basın Konseyi bunun örneği olmuş ve saygınlığını kaybetmiştir. Hepimizin bilmesi gereken önemli bir husus vardır. Korku ecele mani olmamaktadır. Bu çirkinliği durdurmak için herkes kendine düşeni en net biçimde ortaya koymalıdır. Çünkü bu alemde günahkar olmayanların sayısı giderek azalmaktadır, fazla zamanımızın olmadığını da bilmek zorundayız. Manifestolar yayınlayarak doğruluk yemini edenlerle dürüstlük tasarlayanların yargılanması günü gelmiştir. Bunu beceremezsek yasaların yerine kabadayılığın üstünlüğünü kabul etmeliyiz. O zaman mesleğin güçlüleri mafya düzeninde egemenliklerini yıllar boyu sürdürmeye devam edeceklerdir. Bu arada temiz toplum naraları atanlara da gülmek ve biraz da acımak gerekecektir. Biraz daha yürekli olmak, daha kararlı görünmek belki de bataklığı kurutabilir, herkesin bu alanda yapacağı pek çok şey olduğuna inanıyoruz. |