Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-02-2007, 16:38   #16
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Artan toplumsal üretim içindeki paylarının mutlak anlamda artsa da göreli olarak azalma şeklinde görülen göreli yoksullaşmaya geçişle birlikte, varolan toplumsal hayatın herkes için en iyi ve en doğru yaşam biçimi olduğunu verecek şekilde, birey bilincinin kolektif ve bireysel yanının düzenlenmesi yoluyla, varolan yarışmacı ve tüketim etiğinin benimsetilmesi sağlanmakta ve sonuçta, farklı sınıf ve tabakalarda yer alanlar, varolan toplumsal yapıya uyumlanarak elde ettikleri itibar ve konumlarına uygun değer ve davranış biçimlerini kazandıran başat/kitle kültürü kendilerine bir yol haritası olarak görmektedirler. Bunun böyle olmasında, yaşamı anlık algılamalar yoluyla fragmanlara ayrılmış ve şokla şeklinde yaşayan bireyin yanlış bilincinin önemli payı bulunmakta ve böylece, yaşanan algılama bunalımı içinde, sınıfsal bilinçlilikten yoksun bireyler, ezen-ezilen, av-avcı, horlayan-horlanan şeklinde temel insan ilişkilerini olağan saydıran ussallıkdışı bu yaşam tarzının getirdiği yabancılaşma, anomi ve şiddeti temel almış bir toplumsal realiteyi değiştirememenin getirdiği husumet, kırgınlık ve acılara denk düşecek biçimde, kendilerinde rahatlama ve boşalma hissi doğuran ve kaçışı oluşturan alt kültür alanlarına –ki bunlardan yaygını olan popüler kültür, kitle kültürü içinde varolan realiteye karşı duyulan kırgınlığın ve karşıtlığın yarattığı acıları, doyumsuzlukları ve öfkeleri hafifletecek, bizde hegomonik/başat kültürün henüz denetleyemediği hayat alanlarında hafta sonları, televizyonun belli dizileri, tefrikalar, çizgi romanlar bir rahatlama, rahatlık ve farklılık hissi yaratacak olan kültürdür. En önemli özelliği, belli bir yaşam biçiminin görsel ve sözel olarak yeniden üretilmesini sağlamak olan popüler kültüre doğru kendiliğinden yönelmektedirler. Tam bu noktada iletişim, “Gündelik yaşamımızda bize nesneleri, insanları tanımlar, işbölümü içinde değişik toplumsal roller yüklenmiş insanlara bu rolleri yerine getirirken, bu rol dağılımından oluşan toplumun o tarih dönemindeki hayat tarzını öğretir, olumlatır, yeniden-üretim için gereken değerlendirme biçimlerini aşılar. Toplumsal sistemin sürmesini, kendini yeniden üretmesini sağlar”(Oskay 1992 b: 8).
  Alıntı ile Cevapla