Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09-02-2007, 10:55   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Cumhuriyete kadar Türk kadınının siyasal alanda pek bir hak talebine girmediği, ancak kendilerini yetiştirebilecekleri alanlarda yer alarak mücadelelerini sürdürdükleri görülür.Kadınların eğitim ve kültür seviyesinin yükselmesine paralel olarak gerek fikri ve sosyal alanlarda, gerekse çalışma hayatına atılmasıyla ekonomik alanda kendi haklarını savunabilecek konuma ve bilince ulaşmak için gösterdikleri çabalar sonucunda, siyasal alanda da yer alma istekleri belirmeye başladı. Kısacası, bütün bu tecrübelerin Cumhuriyet döneminde tanınan haklara haklara zemin hazırladığı muhakkaktır. Şimdi, siyasal hakların kazanılması için gösterilen gayretleri gözden geçirelim.
I. Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının Tanınması
Milli Mücadele dönemindeki çalışmaları ile üzerine düşeni yapan Türk kadını, takdire şayan bir davranış sergilemişti. Mondros Mütarekesi (30 Ekim 1918) sonrası işgallere karşı protesto mitingleri ile tepkisini ortaya koyma, ordunun hizmetinde bulunma, mermi ve giyecek imal etme ve cepheye malzeme taşıma... gibi faaliyetlerde bulunmuştu.[4] Kadınların bu fedakarlıklarını takdir eden, Mustafa Kemal Paşa bu konudaki görüşlerini 21.III.1923 tarihinde Konya Kadınları ile yaptığı konuşmasında şu sözleri ile ifade etmiştir:[5]
  Alıntı ile Cevapla