Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-02-2007, 09:06   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

, bunların dört top’u ve 12 makineli tüfeği vardı. halbuki Ankara, 1920 yılı ortalarına kadar onların karşısında çok zayıf durumda bulunuyordu. Fakat bu tarihten sonra durum değişmeye ve Ankara ağır basmaya başlamıştı. Şimdi Çerkes Ethem ve kardeşleri, kanun dışı hareketlerle elde ettikleri üstün otoriteyi kaybetmek üzere olduklarını görüyor ve bağımlı duruma düşeceklerini anlıyorlardı. Nitekim Ankara, 8 Kasım 1920’de, “Gayr-i muntazam teşkilat fikrini ve siyasetini yıkmak” kararını uygulamak için, Batı Cephesi’ni, Güney ve Batı olarak ikiye bölmüş, Güney Cephesi Komutanlığına Re’fet (Bele) Beyi, Batı Cephesi komutanlığına da İsmet (İnönü) Beyi getirmişti. Onun için, 10 Kasım 1920’de görevine başlayan İsmet Beyle Çerkes Ethem’in ağabeyisi Tevfik bey arasında hemen anlaşmazlıklar baş gösterdi. Çünkü İsmet Bey, “Diğer Seyyârelerden” ayırmış olmak için, Çerkes Ethem emrindeki kuvvetlerin “Birinci Kuvve-i Seyyâre” adı ile anılmasını istemişti. Ethem Bey ve kardeşi, bu emri dinlemedikten başka “Umum Kuvâ-yi Seyyâre ve Kütahya Havalisi Kumandanı suretinde bir kumanda vaziyeti ihdas eyledi”. Çünkü, “Kuvâ-yi Milliye halinde bir mıntaka ve bir cepheye malik bulunan Ethem Bey”, kendisini Batı Cephesi Komutanından aşağı yetki ve derecede kabul etmiyor, idaresindeki kuvvetlerin de “Efrâd-ı askeriyye’ye müreccah imtiyazlı” kalmasını istiyordu. Bu sebeple Batı Cephesi Komutanlığının, ordusunun bütçesini düzenlemek için, 22/23 Kasım 1920 de bütün birliklerden istediği bilgiye Tevfik Bey olumsuz bir cevap vermişti. Halbuki Batı Cephesi Komutanının, Ç. Ethem ve kardeşlerinin sahip oldukları otoriteyi bir an önce yıkmak istediği, verdiği emirlerden ve yayımladığı bildirilerden anlaşılmakta idi, yeni bir icraat ise bunu büsbütün ortaya koymuştu. Nitekim “Düşman, kuvvetlerini toplu bulundurmak maksadıyla aldığı tertibat yüzünden, Kuvve-i Seyyâre kumandanlığı, mıntakasında bazı yerleri tahliye” ettiği vakit Batı Cephesi komutanlığı, bu bölgeyi, “Hükümet-i mülkiye teessüs edinceye kadar”, idare etmek ve halkın güvenini sağlamak üzere 150 kişilik bir “Sahra jandarma bölüğü teşkil ve Simav ve havali Kumandanlığı” adı altında bir komutanlık kurmuş, komutan olarak da İbrahim Bey adında birisini tayin etmişti.
  Alıntı ile Cevapla