. Sükunet içinde geçen o gecenin sabahında ise Yunanlılar, Türk Kuvvetleri takviye edilmiş olmasına rağmen, sisten de faydalanarak daha şiddetli taarruzlarda bulundular ve askerlik bakımından çok önemi olan İntikam tepesini ele geçirdiler. Tepeyi geri almak için yapılan karşı saldırı bir sonuç vermediği gibi cephenin sağ kanadındaki Türk kuvvetleri geri çekilmek zorunda kalmış ve bir ara Yunanlılar “Garp Cephesi karargahı’nın bulunduğu İnönü istasyonunun şimaline kadar” ilerlemişlerdi. İşte, bu kötü durumu düzeltmek için, “Bütün cephenin geri alınması” zorunluluğu meydana geldi ve Kütahya ile Ankara’dan gönderilmiş olan yeni birlikler de ayaklarının tozlarını silmeğe imkan bulmadan ateş hattına sokuldu. Fakat, yapılan bütün fedakarlıklara rağmen 10 Ocak 1921 akşamı durum, Tükler için umut verici görünmüyordu. Bundan dolayıdır ki, Ankara’dan verilen bir emirde, “Durum Eskişehir’in başarı ile savunmasına imkan vermiyorsa batı cephesinin”, Eskişehir’in doğusuna alınabileceği bildirilmişti. Fakat Cephe komutanı, 11 Ocak’ta da Eskişehir’in batısındaki bir hat’da savunmada bulunmayı faydalı gördü ve onun bu kararı Ankara’ca da uygun bulundu. Onun için Türk birlikleri, 10 Ocak gününün gecesini buna göre tertiplenmekle geçirdiler. Ancak ertesi sabah düşman tarafında hiçbir faaliyet eseri görülmedi. Bu sükunet, önceleri yeni bir taarruza hazırlanma hali olarak kabul olundu. |