Tütengil, geri teknolojik ülkelerin en önemli özelliğinin, toplumun çeşitli
ögeleri arasındaki dengesizlikler olduğunu vurguluyor (Tütengil, 1971:129) .
Bu dengesizlikler yalnız --eski yapı-- ile --değişen yapı-- arasındaki
dengesizlikler değil, aynı zamanda --nüfus artışı--, --coğrafi hareketlilik-- gibi
süreçler bakımından da görülen sürtüşmelerde ortaya çıkar. Böylece, teknolojik
bakımdan geri ülkelerin en önemli özelliklerinden biri, --istikrarsızlık--
olmaktadır. Ayrıca, bu ülkelerdeki tüm toplumsal ve teknolojik göstergeler,
dünya standartlarının altındadır (Kongar, 1978:190) .
İşte bu niteliklere sahip olan teknolojik bakımdan geri ülkeler, gerek
dünya siyasal arenasında Birleşmiş Milletler yoluyla güçlenen rollerinden,
gerekse kapsadıkları büyük nüfus miktarından dolayı, artık insanoğlunun temel
sorun alanlarından birini oluşturmaya başlamışlardır.
Türkiye'nin de içinde yer aldığı bu grup ülkelerin yazgıları, ileri
teknolojiye sahip ülkelerin tarihlerinden ve geleceklerinden ayrılamaz. Nasıl
ki, bu ülkelerin yapılarını tarihsel olarak, ileri teknoloji ülkeleri
belirlemişlerse, bu ülkeler de ileri teknoloji ülkelerinin geleceklerini aynı
oranda etkileyeceklerdir. |