| 
 Boyun eğen milletler üzerindeki Türk kontrolü mutlak ve kesin bir sonucaulaşmalıdır.-- (Alkışlar) (6.11.1918 tarihli Londra basını) .
 Buna uygun olarak Bolfour'un 9 Kasım tarihiyle Amiral Calthorpe'a gönderdiği
 talimatın izahnamesinde Britanya hükümetinin gayesinin --Milyonlarca zavallı
 insanın gelecekteki mutluluğu--nu barış sözleşmesinde garanti etmek olduğunu
 bildiriyordu (Br. IV No.471 n. 3; BelIeten XXX 118). (Jaeschke, 1971:36).
 Görüldüğü gibi, yukarıdaki satırlar, çok açık bir biçimde, Anadolu
 üzerindeki emperyalist oyunları sergilemektedir. Ayrıca, Sevr Antlaşması'nın
 Anadolu'yu bölüştürme biçimi ve ülkenin İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan
 askerlerince fiilen işgal edilmesi de, Kurtuluş Savaşı'nın bir Türk-Yunan
 Savaşı'nın çok ötesinde; dünyanın ilk karşı-emperyalist savaşı olduğunun açık
 kanıtlarıdır.
 Bütün bu kanıtlara karşın, yine de Bağımsızlık Savaşı'mızın, bir Türk-Yunan
 Savaşı olduğu savı öne sürülmektedir. Örneğin, Kemal Tahir Yol Ayrımı adlı
 kitabında Doktor Münir'in ağzından bu tezi şöyle belirtir: --Çünkü,
 Anadolu-Yunan Savaşı belletilmek istendiği gibi, bin yıllık tarihimizden ayrı
 bir Milli Kurtuluş Savaşı değildir. Bin yıldır süren Doğu-Batı boğuşmasının
 yüzlerce savaşlarından biri, hem de küçüklerinden biridir.-- (Tahir, 1971:437).
 |