Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-02-2007, 10:54   #163
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Sivil ve asker bürokratlar bir ölçüde güçlenmiş ve padişahın gücünü
dengeler duruma gelmişti. Yeniçeriler ortadan kaldırıldıktan sonra, merkezi
otorite artık bürokratlar ile Sultan-Halife arasındaki güç dengesinin saray
entrikaları çerçevesinde belirlenmesi ile varlığını sürdürüyordu.
Birinci ve İkinci Meşrutiyetler, İttihat ve Terakki Partisi içinde bir
sivil-asker-aydın koalisyonu doğurmuştu. Fakat bu parti de kendi içinde
tutarlı ve homojen bir bütünlüğe sahip değildi. Ayrıca tek başına toplumun
güç dengesini ne denli temsil ettiği de ayrı bir sorundu.
Böylece, hem toplumdaki güç dengesi belirsiz olduğundan, hem herhangi bir
gücü sağlıklı biçimde iktidara yansıtacak mekanizmalar bulunmadığından, hem
de fiili iktidar, küçük darbeler, suikastler yoluyla ele geçirildiğinden,
toplumdaki güç dağılımı ile siyasal iktidar arasında ciddi bir kopukluk vardı.
Bu durum ise ortamı iç siyaset bakımından tümüyle bir devrim için her an açık
tutuyordu.
b) Siyasal iktidarın nasıl değişeceği sorunu da hem geleneksel Osmanlı
yönteminden sapmış, hem de çağdaş kurallara henüz bağlanamamıştı. Osmanlı
hanedanının artık gücü kalmadığından aile içi hesaplaşmada kimin padişah
olacağı konusu önemini yitirmişti. Çünkü, padişah artık, saray içi entrikalar
ve darbeler sonunda belirleniyordu.
  Alıntı ile Cevapla