| 
 Aslında bu seçenek, Anadolu düşman tarafından fiili denetime alındığı, yaniaskeri güçle denetlendiği için en olası seçenek niteliği de taşıyordu. Bir
 başka deyişle, nesnel koşulların tümünün bir devrimi hazırlamasına karşılık,
 düşmanın işgali, böyle bir devrim olanağım birdenbire son derece kısıtlamıştı. -
 İşte bu noktada, bir devrimin öznel koşullarının önemi ortaya çıkmaktadır.
 Bir lider olmasaydı, bu lider bir örgüt kurmasaydı ve halkı bir ideoloji
 çevresinde birleştirmeseydi, Türk Devrimi'nden söz etmek olanaksız olurdu.
 Mustafa Kemal Atatürk'e halk desteğinin verilmesinde büyük yardımı olan
 düşman işgali, temelde, Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimini ve bu devrimin bir
 parçası olan İstiklal Savaşı'nı son derece güçleştirici bir ögeydi.
 Savaşların ülkeleri devrime daha açık duruma getirdikleri doğrudur. Fakat
 unutmayalım ki, 1919 yılında Anadolu'daki durum bir savaş durumu değil,
 yenilmiş bir ülkenin işgal altındaki durumudur. Mustafa Kemal Atatürk, belki
 de toplumun devrime uygunluğunu sağlayan tüm nesnel koşulları olumsuz anlamda
 dengeleyen böyle bir işgale karşın (ve büyük liderliğiyle, bu işgali bile
 kendi amaçları için işlevsel kılarak) Türk Devrimi'ni gerçekleştirmiştir.
 :::::::::::::::::::
 |