İşte bu arada evlerinde pansiyoner kaldıği Christianus'larla ilginç
konuşmalar yapar. Bunlardan birinde, --Peçeyi hemen kaldırmalı. Sonra bir
erkek birden fazla kadınla evlenmemeli. Erkekler, Avrupalılar gibi şapka
giymeli. Erkekler ve kadınlar eşit haklara sahip olmalı, Avrupalılar gibi
yaşamalı.-- der (Borak, 1970:70).
Daha sonra, Atatürk'ün toplumsal devrim konusundaki düşüncelerinin Viyana
ve Karlsbad'da iyice billurlaştığını görüyoruz. O, artık, hem başarılı bir
komutan, hem Veliaht ile yaptığı Almanya yolculuğunda Alman İmparatoru dahil,
pek çok general ve politikacıyla görüşme ve tartışma olanağı bulmuş bir
devlet adamıdır. İşte bu psikoloji içinde kendisini gelecek için artık hazır
hisseder. Bu çerçevede bol bol okur ve düşünür. Kafasında tam bir toplumsal
devrim oluşmaktadır. Örneğin, hatıra defterinde tuttuğu notların bir yerinde,
yönteme bile ilişkin kararları yer almakta, Türk kadınının çağdaşlaşmasını,
iktidara geldiği zaman bir darbede (coup) çözeceğini söylemekte ve şöyle
devam etmektedir:
--Zira ben, bazıları gibi efkarı ulemayı yavaş yavaş benim tasavvuratımın
derecesinde tasavvur ve tefekkür etmeye alıştırmak suretiyle bu işin
yapılabileceğini kabul etmiyor ve böyle harekete karşı ruhum isyan ediyor.
Neden ben bu kadar senelik tahsili ali gördükten, hayatı medeniye ve
içtimaiyeyi tetkik ve hürriyeti tezevvuk için sarfı hayat ve evkat ettikten
sonra avam mertebesine ineyim? Onları kendi mertebeme çıkarırım.--
(Afetinan, 1970:22). |