Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-02-2007, 11:55   #253
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

--Vaziyeti nasıl görüyorsunuz, nasıl bir tedbir tasavvur ediyorsunuz?..--
Vaziyeti nasıl gördüğümü ve kademe kademe nasıl tedbirler almak lazım
geldiğini çoktan, bütün alakalılara bildirmiştim. Bütün bu müracaatlarımın
cevapsız kalmasından hasıl olan bir teessür içinde alelfevr şu cevabı verdim:
--Vaziyeti nasıl gördüğümü çoktan size iblağ etmiştim. Tedbire gelince: Bu
dakikaya kadar çok müsait tedbirler vardı, fakat bu dakikada tek bir tedbir
kalmıştır...--
--O tedbir nedir?--
--Bütün kumanda ettiğiniz kuvvetleri tahtı emrime veriniz, tedbir budur.--
Müstehzi bir cevap aldım: --Çok gelmez mi?--
--Az gelir!-- dedim. Telefon kapandı. Bundan sonra da uzun hikayeler var, en
nihayet Anafartalar grubu kumandanlığının bana tevdii ve saire...--
(Altay, 1955:66-67).
Bu ünlü öyküde dikkati çeken ögelerin başında, Mustafa Kemal'in
girişkenliği ve sorumluluktan çekinmeyişi vardır. Onun ardından, zaten
hoşlanmadığı yabancı komutanlar sorununa bir olumsuz yaklaşım görüyoruz.
Bunlardan başka, Enver Paşa ile olan çekişmesinin izlerini de görmemek
olanaksız. Son olarak da öyküyü bizzat anlatmasına dikkati çekmek isterim:
Kendi karizmasını pekiştirmenin öğelerinden biridir bu olayı anlatması. Falih
Rıfkı'ya bu anlattıkları Nutuk dışında kendi ağzından, kendi yaşamına ilişkin
ikinci belgedir ve 1926 yılında, o yılların koşulları içinde
değerlendirilmelidir.
  Alıntı ile Cevapla