Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-02-2007, 14:02   #281
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Sonuç olarak, Mustafa Kemal Atatürk'ün gerek karar mekanizmaları, gerekse
liderlik işlevleri bakımından, değişen koşullara en uygun olan seçenekleri
kullandığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Bu noktada karar mekanizmalarını kullanma biçimiyle, işlevleri arasında
küçük bir fark gözükmektedir: Karar mekanizmaları açısından temelde otokratik,
görünüşte demokratiktir. Yani, bir tercih, bir eğilim, bir davranış kalıbı,
bir tür karar mekanizması lehine gözlenmektedir. Buna karşılık, liderlik
işlevleri açısından, --toplumsal-duygusal-- liderlik ile --görev-- liderliğinin
tümüyle iç içe geçmiş olduğunu görüyoruz. Bu iki liderlik tipi arasındaki
tercih, ancak, toplumsal koşullara ve görevin genel anlamdaki gereklerine
göre pek de belirgin olmayan bir biçimde yapılmıştır. Ancak, toplumsal işlev
bakımından, bilimsel soyutlama ile bir --işlev başatlığı-- gözlenebilir.
Çoğulcu Toplum İçin Tekilci Yaklaşım
Bu konuda son bir nokta, karar mekanizmaları arasında otokratik liderliği
tercih etmiş olmakla birlikte, en azından görünüşte hiç olmazsa görünüşte,
liderliğin demokratik gereklerine önem vermesi ve daha önemlisi, bu otokratik
karar yapısı içinde, demokratik bir toplum hedeflemiş olmasıdır. Bir başka
deyişle, Atatürk, model aldığı toplum tipi gereği, kendi yaşam süresini aşsa
bile, sonuç olarak, zorunlu olarak çoğulcu bir topluma gidiyordu. Nitekim,
öyle de olmuştur. Bu açıdan Atatürk'ün çoğulcu bir topluma gidiş yolunda,
otokratik karar mekanizmasını kullandığını söyleyebiliriz. Atatürk'ün bu
konudaki tutumu, çoğulcu bir toplum yaratma yolunda, tekilci bir yöntem
olarak özetlenebilir.
:::::::::::::::::::
  Alıntı ile Cevapla