Devrimde Örgütün Önemi
Selanik'te yapılan toplantıda da çok kalabalık yoktur . Ev sahibi Hakkı
Baha, eski sınıf arkadaşı hatip Ömer Naci, Mustafa Necip ve Hüsrev Sami
Kızıldoğan. Bu kişiler belki küçük, fakat nitelikli bir çekirdek
oluşturmaktadırlar. Örneğin, Ömer Naci, o büyük hitabet gücü ile kalkar ve
Mustafa Kemal'e güzel bir yanıt verir. İşte Mustafa Kemal'in --örgüt-- anlayışı
ve devrim stratejisi içinde --örgüt--e verdiği önem, Ömer Naci'nin konuşması
üzerine yeniden söz aldığı zaman iyice belirlenir:
--... Gerçi bundan evvel birçok girişimler yapılmıştır. Fakat onlar başarılı
olamadılar. Çünkü, örgütsüz işe başladılar. Kuracağımız örgüt ile bir gün
kesin olarak ve ne olursa olsun başaracağız. Vatanı, milleti kurtaracağız! --
(Arıburnu, 1976:288) .
İşin ilginç yanı, bir süre sonra, --gizli örgüt--ün kurucularından olan, hatta
kurucular arasında en ateşli görünen Tüccar ya da Doktor Mustafa da örgütten
ayrılmak istiyor. --Ben bu işe devam edemeyeceğim. Namusum üzerine söz veririm
ki, sırrınızı kimseye söylemem-- diyor.
Mustafa Kemal'in buna yanıtı oldukça ilginçtir: --Söz para etmez. Bir kağıda
senin de bu partinin kurucularından olduğunu yaz, imzala, bize ver, seni
serbest bırakalım.-- (Gençosman,Banoğlu, 1971:150) . Görüldüğü gibi, Mustafa
Kemal için, iş başka, dostluk başkadır. Hele hele, --devrim için gizli örgüt--
konusu başlı başına ciddi bir konudur. Bu yüzden, örgütü bırakıp gidenlere
güvenilmez. Ancak sağlam güvencelerle ayrılmaya izin verilir. |