Trablusgarp'a Gidiş
Ülkenin içinde bulunduğu koşulIar, tam bir dağılmayı simgeliyordu. Bu arada
Trablusgarp da işgal edilmişti. İmparatorluk'ta gerek İttihatçıların
çekirdeği, gerek ordunun etken subayları, hep aynı kişilerden oluşuyordu. Bu
nedenle, İtalyanlara karşı savaşmak için göreve koşan subaylarla, İttihatçılar
aynı kişilerdi.
Mustafa Kemal'in Trablus'a gönderilmesi üzerinde çeşitli yorumlar vardır.
Örneğin, bir gün, İttihat ve Terakki'nin merkez toplantısına gittiği ve
eklenmedik bir biçimde karatahtada gündemin birinci maddesi olarak,
kendisinin Trablus'a gönderileceği ile karşılaştığı bunlar arasında en yaygın
olarak anlatılanıdır.
Öyle sanıyorum ki, gerek İttihatçılarla sürekli çatışmaları, gerekse
sonradan İttihat ve Terakki'nin acıklı sonu. Bağımsızlık Savaşı'nı kazanan ve
yeni devleti kuran Mustafa Kemal Paşa'nın İttihatçılarla olan ilişkilerini
sonradan hafifçe, değişik yorumlara bağlamıştır. Bu Trablusgarp'a yollama
sorunu da öyledir. Kaynaklara göre, izlenim, bunun istenmeyen üye Mustafa
Kemal'den kurtulmak için tertip edilmiş bir oyun olduğudur (Bütün bu kaynaklar
aslında Atatürk'ün Afetinan'a yazdırdığı anılara dayanmaktadır. Büyük bir
olasılıkla. Atatürk, Trablusgarp işini biraz da mevcut çekişmeler çerçevesinde
aşırı bir duyarlılıkla irdelemiş. Ayrıntılı öykü için Afetinan, 1968:57-59'a
bakılabilir. Öykünün genel görünümü ve Enver Paşa'nın (o zaman binbaşı)
anıları için Koloğlu'nun kitabına bakılabilir. Ayrıca, Atatürk Falih Rıfkı'ya
--Enver ve arkadaşları gideceklerdi. Halk gitmeyenleri vatanseverlik görevini
yapmamış sayacaktı-- diye Trablusgarp'a gidiş gerekçesini açıklarken gerçek
durumun benim yorumuma uygun olduğunu vurgulamıştır sanırım
(Atay, 1969:66-67).). Oysa, işin gerek ele alınış biçimi, gerek olayların
gelişimi, gerekse başta Enver olmak üzere daha pek çok önemli İttihatçının
Trablus'a gitmiş olması, durumun hiç de böyle olmadığını göstermektedir
(Koloğlu, 1979) . Yine de Trablusgarp olayının, bir süre için bile olsa,
Mustafa Kemal'in ülkesinden ayrılmasına ve --örgüt-- içi eylemlerine son
vermesine yol açtığı açıktır. |