Millete istiklal temin edileceği güne kadar bir fert olarak bütün
mevcudiyetimle çalışmaya mukaddesatım namına söz vermişimdir. Bu sözü burada
tekrar etmekle kesb-i şeref eylerim (Alkışlar).-- (TBMM, 1:9-10; Borak,
1977:34) .
Görüldüğü gibi, Paşa, bu etkileyici ve kapsamlı konuşmasında, aynı
paragrafta, yabancıların isteğine uyularak kendisi reddedilirse ulusal
varlığın da reddedilmiş olacağını söyledikten sonra; son derece belirsiz bir
menfi propaganda kavramından söz etmekte ve bunu --seçilmesinin sakıncası--
olarak dikkate sunmaktadır. Bu konuşma aslında kendisinin Nutuk'ta ifade
ettiği gibi Meclis'i --seçilmesinin sakıncaları hakkında uyarmaktan-- çok,
seçilmesinin gerekçelerini ve seçilmemesinin sakıncalarını belirtmeye
yönelikti. Nitekim, hemen konuşmasından sonra söz alan Antalya Milletvekili
Hamdullah Suphi (ünlü hatip Hamdullah Suphi Tanrıöver), --Reisin intihabı
ruznamemize dahil olan mevat arasındadır. Fakat, Paşa Hazretlerinin verdiği
izahattan anlaşılıyor ki, yavaş yavaş büyüyen tehlikeye karşı emir verecek,
zatı veya zevatı aramızdan terhis etmek ve ona selahiyet vermektir.-- diyerek,
Meclis'in bu konuşmadan nasıl etkilendiğini açıkça belirtiyor (TBMM, 1:10).
Başkan seçtikten sonra, Meclis'in yaptığı ilk işlerden biri, 29 Nisan
tarihinde --Hıyanet-i Vataniye-- yasasını kabul etmek oldu. Böylece, yasama
hakkı ile birlikte yargı hakkının da kullanılması için İstiklal Mahkemelerinin
temeli atılıyordu (Aybars, 1975:46). Mustafa Kemal, Meclis'i göstermelik
olarak değil, iş görmek için kurmuştu. |