Öte taraftan Eratnali Mehmed'in ölümünden sonra çikan karisikliktan istifade eden Halil Bey bu ülkenin topraklarina göz dikmeye basladi. O, Eratnali valilerin isyanini ve Eratnalilara karsi mücadele eden herkesi desteklemeye basladi. Bu sirada Eratnalilar Erzincan'i ele geçirmek istiyorlardi. Halil Bey oglu Ibrahim'i Mutahharten'in yardimina gönderdi. Erzincan emiri Mutahharten, Dulkadirlilerin yardimi sayesinde Eratnalilari püskürttü. Memlûklular, son maglubiyetten sonra Dulkadirli meselesini kesin olarak halletmek için büyük hazirliklara basladilar. Bu amaçla Suriye'deki bütün valilerden, kuvvetlerini toplayarak Dulkadirlilar üzerine yürümeleri istendi. Bu emir üzerine Sam valisi Isik Temur, Halep valisi Inal Yusuf, Trablus valisi Gümüs-boga ve Hama valisi Tas Temur kuvvetleri ile gelerek Halep'te birlestiler. Çesitli Arap kabileleri de onlara katildi. Bu kalabalik Memlûk ordusu 3 Temmuz 1381 tarihinde Maras'a ulasti. Halil Bey'in kardesi Süli Bey emrindeki Dulkadirli kuvvetleri ile Memlûklular arasinda meydana gelen çarpismayi bu kez Memlûklular kazandi. Savasin sonucunda Maras sehri Memlûklular'in eline geçti (6 Temmuz 1381). Süli Bey önce Elbistan'a çekildiyse de Memlûklular'in kendisini takip etmesi üzerine Halil Bey'in tahkim ettigi Harput'a gitmek zorunda kaldi. Memlûklular Elbistan'i da alarak Malatya üzerine yürüdüler, ancak Firat nehrini geçmek mümkün olmayinca Halep'e geri döndüler. Böylece Dulkadirlilar, hakimiyetlerini sürdürdükleri baslica iki büyük sehir olan Maras ve Elbistan'i kaybettiler. Ellerinde yalnizca Harput kaldi. |