Türkiye İslam'a dönmesin diye Gümrük Birliği'ne girdik
Avrupa'ya kabul edilmemiz de bundan sonra olmuştur. Gümrük Birliği'ne hemen girdik. Aslında Gümrük Birliği'ne önce girilir mi? Normalde, Avrupa önce para yardımı yapacak. Gümrüklerinizi hazırlayacaksınız. Ondan sonra Gümrük Birliği'ne gireceksiniz. Ama biz hiç bir yardım almaksızın Gümrük Birliği'ne girdik. İhracaatımız bir felaket haline dönüştü. İsrail Başbakanı Simon Peres Avrupa ülkelerini tek tek o zaman dolaştı. Peres'den sonra Almanlar "Türkiye mutlaka Avrupa'ya girmelidir" şeklinde açıklama yaptılar. (Türkiye İslam'a dönmesin diye) 1995'de yapılan oylama sonunda Gümrük Birliği'ne girdik.
Amerika istemişti. Ve Avrupa Birliği'ne aday olduk
1998 yılında Avrupa Birliği için bizi reddettiler. 1999 yılında ise Amerika ağırlığını koydu. Adaylığımız da kabul oldu. (İnsan hakları konusunda bir düzelme daha olmamıştı, ekonomimiz de pek iyi değildi, bu arada Türk halkının zekası da bir yılda pek artmamıştı.) Fakat Amerika istemişti. Ve de aday olduk.
Amerika'nın 8 senaryoda bize ihtiyacı var
Şimdi tabii bugünlerdeki ekonomik durumu biz de peklemiyorduk. Aslında Orta Doğu'daki bütün ülkelerin sistematiği rüşvetçi bir sistemdir. Bunun patlaması oldu galiba. Bu ekonomi kirizinden çıkabilirsek (Dış politikada kendi çevresi kadar politika yapan Avrupa'nın değil ama) global politika izleyen Amerika'nın 8 senaryoda bize ihtiyacı var. Bu senaryolar: Doğu Akdeniz İsrail için, Doğu Karadeniz petrol giriş yolları ve Rusya'nın kontrol edilmesi için, Kafkaslar, Balkanlar, Orta Doğu, Rusya içindeki Türkler, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, ileride çok yükselebilecek Çin'e karşı destabilize etmek için Doğu Türkistan. (Bu arada Almanya'daki Türkler Amerikan politikası içinde önemli bir yer tutmuyor. Ama Avrupa politikasında çok önemliler.) Çevremizdeki bu yapılanma Sovyetler Birliği çöktükten sonra Türkiye'yi tekrar göz önüne çıkardı. |