12-02-2007, 12:48
|
#94 |
| Guest | Bu sebeple Mahmud Pasa'yi Derya Kaptanligi'na tayin ederek üçyüz parça gemi ile denizden göndermis, kendisi de 70 bin kisilik bir ordu ile karadan hareket etmistir. Evripos kanalinin en dar yeri olan Kulkis'ten gemilerden bir köprü yaptirarak ordusunu derhal adaya geçirip birkaç hücumdan sonra kaleyi feth etmisti. (1470) Egriboz Adasi'nin, Osmanlilar tarafindan zapti, Avrupa'da büyük bir hayret ve teessür meydana getirmisti. Bu hal, özellikle Venedik ve Italya'nin diger devletleri arasinda derin bir endiseye sebep olmustu. Zira Dogu Roma (Bizans, Istanbul) gibi Bati Roma'nin da elden gidecegi telasina kapilan Papalik, her taraftan yardim taleb etmisti. FÂTIH'IN KARADENIZ SIYASETI Bilindigi gibi Osmanlilar, eskiden beri Anadolu birligini kurmak ve burada güçlü bir Müslüman Türk Devleti meydana getirmek için ugrasiyorlardi. Bu gayelerine ulasmak için gösterdileri gayretlerinin bir sonucu olarak onlar, Anadolu'nun büyük bir kismini hakimiyetleri altina almaya muvaffak oldular. Bununla beraber, kuzeyde Karadeniz'e kiyisi bulunan kisimlar (Samsun hariç), baskalarinin elinde bulunuyorlardi. Bunlar, Trabzon Rum Imparatorlugu, Isfendiyarogullari Beyligi ve Amasra (Amasteri) Cenevizlilerin idaresinde idi. Karadeniz'in bu sahil bölgesinde büyük ve önemli birçok sehir bulunuyordu. Istanbul'u feth etmis bulunan Osmanlilarin, gerek ekonomik, gerek siyasî gerekse dinî bakimdan buralara da hakim olmasi icab ediyordu. Osmanlilarin bu niyetini fark eden Venedik ve Ceneviz gibi deniz ticareti ile geçinen devletler, Istanbul'un fethi üzerine büyük bir telasa kapilmislardi. Dogrusunu söylemek gerekirse bu durum sadece onlari degil, Avrupa'yi da ciddi endiselere sevk etmisti. Dogudaki bazi küçük beylik veya emîrlikler ise, siranin yavas yavas kendilerine gelecegini düsünüyorlardi. Bu sebeple, Osmanlilara karsi bir dogu ve bati ittifaki tehlikesi ufukta görünüyordu. Bir taraftan, Bati'nin böyle bir hareket için Anadolu emîrliklerini tahrik etmesini önlemek, diger taraftan da Anadolu birligine vücud vermek ve devlet merkezinin hem jeopolitik, hem de askerî emniyetini temin için, Karadeniz sahillerini elde bulundurmak gerekiyordu. Bu sebeple Fâtih Sultan Mehmed, buralari elde edebilmek için bir plan hazirlar. O, hazirladigi planinin geregi olarak ayni mevsimde arka arkaya üç sefer tertiplemek zorunda kalir. |
|
| |