Rıhtım Şirketinin denizi doldurarak oluşturduğu bölgede ve Kordon'da, yabancılar kendi yaşam alışkanlıklarını sürdürecek mekanlar yaratmışlardı. Özellikle yüksek gelir gruplarına yönelik pek çok kulüp ve dernek binası bu civardaydı.
Bunlar Avrupalılar Derneği (Club Europen), Tüccarlar Derneği ve Kulübü, Avcılar Kulübü, Sporting Club ve Concert America Tiyatro salonu en görkemli yapılardı. Ayrıca, İzmir'in görkemli yapılarından birisi de Kramer Palas Oteli ile onun üst katındaki Club Hellenique idi. Artık kentin insan kitlesinde büyük farklılaşmalar oluşmuştu. Bu kitle, Kordon'da konutlar da edinmeye başlamış, Pasaport yöresinden kuzeye doğru, konut alanları yoğunlaşmıştı. Sakız'dan gelen tüccarların oturdukları ev anlamına gelen Sakız tipi mimari, yani iki katlı ve cumbalı konut mimarisi de İzmir'de yaygınlaşıyordu.
Bunlardan başka Whitall, Giraud, Charnaud, Forbes, La Fontaine, Patterson gibi zengin tüccar aileler, Buca, Bornova ve çok az olmakla birlikte Karşıyaka'da geniş araziler alıp, görkemli malikaneler kurmuşlardı. İnşa ettirdikleri binaların projelerini yurtdışında çizdiriyorlar, malzemelerini [tuğla, kiremit mermerlere varıncaya kadar] yurtdışından getirtiyorlardı. Böylece İzmir'de çok farklı, elit bir tabaka ve yaşam biçimi ortaya çıkıyordu. İzmir'in banliyölerinde yaşamaya başlayan bu aileler, sadece İzmir'e gidiş gelişlerini temin etmek için, ek demiryolu hatları dahi açtırıyorlardı.
İzmir'de Kentleşme Çalışmaları ve Belediye Hizmetleri:
İzmir, XIX. yüzyılda Osmanlı Devleti'nde gerçek anlamda "modern kent" olgusunun oluşmaya başladığı ender kentlerden birisidir. İzmir'de modern anlamda kentleşme süreci ve kamusal mekanların yaratılması, XIX. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin modern bir monarşi olma yoluna girmesine bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Günümüzde Konak meydanı olarak bildiğimiz meydana adını veren yapı, Katipoğlu ailesinin konağıdır. Bu konağın dış avlusunu çevreleyen duvarların daha doğrusu cümle kapısının önündeki küçük boş alan, İzmir'in ilk Konak meydanıdır. 1829'da konak idari bir bina olarak kullanılmaya başlanmış, böylece meydanda devleti simgeleyen resmi bir bina vücuda getirilmiştir. Bu binanın daha sonra yabancılara karşı devleti temsil eden prestij kurumu olması düşünülmüş ve 1869'da yeniden inşa edilerek, 1872 de Hükümet Konağı olarak hizmete girmiştir. |