Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15-02-2007, 15:35   #7
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

BAŞKA BİR KAYNAĞA GÖRE LAİKLİK

Laiklik, dünya işlerini din işlerinden, dini otoriteden bağımsız olarak ele almak anlamında kullanılır. Laikleştirmek ise, dinle ilgisi olmayan işleri, dünya ve devlet işlerini dini görüşlerden bağımsız hale getirmektir. Hukuki olarak karşılığı devlet ile din işlerinin ayrılığı; devletin, din ve vicdan hürriyetinin gerçekleşmesi bakımından tarafsız olmasıdır.
Laiklik, dinin kamu hayatı üstündeki etkisini sınırlamak amacı güder. Laikliğin başlangıcı, 14. yüzyılda din adamları sınıfının ve teokrasinin son bulmasına yol açmış olan mücadelelere dayanır. Philippe le Bel ile kanun koyucularının bu konudaki katkısı çok büyük olmuştur. Bu kimseler, kralın kişiliğinde, siyasetini tam bir bağımsızlıkla yürüten kişi ile, kilisenin uyarılarına kulak veren özel kişi arasında kesin bir ayırım yaptılar. Ardından, Papa 7. Bonifacius de Glericis Laios bildirisinde, o zamana kadar birbirini tamamlayan iki terim olarak kabul edilmiş olan din adamı ve laik terimleri arasında ayırım yapmak gerektiğini belirtti.
Rönesans ve Reform, düşüncenin laikleştirilmesini daha da hızlandırdı. Mesela, kral 8. Henri, Padovalı Marcille’in “Defensor Pacis” (1324) ine dayanarak, kendine İngiltere kilisesini yönetmek hakkını tanıdı. Fransız İhtilali (din adamlarının görev ve yetkileriyle ilgili yasa, hayır kurumlarının, evlenmelerin, takvimin laikleştirilmesi), Papalık’ ın önleme gayretlerine rağmen 19. Yüzyıl boyunca gitgide yayılan laik düşünceyi kabul ettirdi.
  Alıntı ile Cevapla