Tekil Mesaj gösterimi
Alt 15-02-2007, 15:45   #6
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ayrıca doğrudan doğruya Beşinci Ordu Komutanlığına bağlı bir tümen (19.Tümen), bir süvari tugayı (1.Tugay), bir piyade alayı ve dört jandarma taburu vardı. 19.Tümen, Yarbay Mustafa Kemal emrinde ve Eceabat'ta Beşinci Ordu'nun ihtiyatını oluşturuyordu. Süvari Tugayı ise yine ordu emrinde olarak Saros Körfezi batısında Bulgar hududuna kadar olan geniş kıyı kesimini gözetlemekteydi. Jandarma taburları da,düşmanın fazla beklenmediği kıyılar da gözetleme görevi yapmaktaydılar. Beşinci Ordu'nun asker sayısı 84000 (Müttefiklerin 75000), top sayısı 72 (Müttefiklerin donanma hariç 140) idi. Türk asker sayısı düşmana nazaran 9000kişi daha fazla idi ama bu bir sayısal görüntüden ibaretti. Aslında tarafların savaş gücünü belirleyen, (eğitim ve moral başta olmak üzere) silahların kalitesi, silah, cephane, araç, gereç bütünlemesi ve özellikle ağır makinalı tüfek ve topun miktarı idi ve bunlar da düşmandan yana idi.
Büyük savaştan bir gün önce Türk savunma kuvvetleri ile Beşinci Ordu Komutanı Mareşal Liman Von Sanders, dört haftalık bir uğraşın sonucuna ulaşmış ve hazırlıklarını olabildiğince bitirmişti. Mareşal, 60 yaşına rağmen masa başında pek az oturuyor, zamanının çoğunu arazide, birliklerinin arasında tatbikat ve eğitimlerde geçiriyordu.
Daha sonraları o günler için şunları yazacaktı:
"Sahilde gözetleme görevi ile uyuşmuş Türk birliklerini,durumun gerçeklerine uygun biçimde hareketli bir hale getirmek için yürüyüşler ve tatbikatlar çok faydalı oldu."
Gerektiğinde birliklerin bir yerden diğerine nakli için limanlarda gemi bulundurduktan başka, gruplar arasındaki yolları da işçi taburlarını çalıştırarak yapmaya başlamıştık. Yarımada üzerinde bir baştan ötekine giden kesiksiz bir yol mevcut değildi. Ekseriya yayaların ve yüklü hayvanların geçebileceği patikalar vardı, fakat tekerlekli topçunun bunlardan geçmesi mümkün değildi.
  Alıntı ile Cevapla