16-02-2007, 10:29
|
#55 |
Guest | “Peki.” Şahmeran’ı getirirler. Doktor, Camesab’a “İlk sen kes” der. “Ben kesmem” Doktor keser. Bir tencereye başını, bir tencereye belini, bir tencereye de kuyruğunu koyar ve bunları kaynatır. Ocaktan indirdikten sonra doktor helaya gider. Bunu fırsat bilen Camesab tencereleri değiştirir. Soğuyunca doktor yanlışlıkla kuyruğun suyunu içer ve ölür. Krala belinin suyunu içirirler kral iyileşir. Camesab’da başının suyun içer Lokman Hekim olur. Ancak efsaneye göre Şahmeran’ın öldüğünden yılanların hâlâ haberleri yoktur. Aradan binlerce yıl geçmesine rağmen yılanlar “Kralımız bir gün gelecek” diye beklemektedir. Krallarının öldüğünü duydukları anda yeryüzüne çıkıp, tüm insanları sokup öldürecekleri söylentisi Tarsus ve çevresinde hâlâ anlatılmaktadır. SELİM KARAKAYA 1.1.2.4. Ağlayan Köprü Silifke’nin meşhur Taş köprüsü hakkında şöyle bir efsane dolaşmaktadır. Eski zamanlarda büyük bir köprü yapılacağı zaman köprünün temeline muhakkak bir adam gömerlermiş. Köprünün temelinin atılacağı gün, kim erken su doldurmaya gelirse kurban edelim demişler. Şafak yeri ağarırken köprüyü kuracak olan ustanın karısı gelir. Kadının etrafını hemen sararlar. Fakat ustanın karısı böyle olacak şeyi bilirmiş, işin nereye varacağını anlar. Bu adamlardan nasıl kurtulurum diye başlar yalvarmaya: |
| |