Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16-02-2007, 11:26   #111
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

4.1.4.8. Gerdek
Gençler, dışarıda güveyi bekler. Güvey çıkar ve gençler onu alıp götürür. Bir odada sohbet ederler. Güvey bu sırada tıraş olur. Gelin tarafından alınmış, hazırlanmış giysiler güveye giydirilir. Yatsı ezanı okununca iki sağdıç güveyin koluna girer. Diğer gençler de arkasından giderler. Önce camiye gidilir. Camiî’de yatsı namazı kılınır. Namazdan sonra köyün imamı nikah duası yapar. Daha sonra güvey sağdıçlar ve diğer gençler eşliğinde şarkılar, türküler, biliniyorsa ilâhiler söylenerek evin önüne yani merdivenin dibine getirilir. O arada oğlanın babası, yoksa yakını merdivenin başında bekler. Gençler: “Ey! Ev sahibi, size bir tosun getirdik. Boğa getirdik biz bunu satmak istiyoruz, alır mısınız?” Oğlan tarafı: “Alırım ne istiyorsunuz?” O zamanın parasına göre on lira, yirmi lira para isterler. Oğlanın babası veya yakını o parayı verir. Oğlanın yanındaki sağdıçları arkasına ufak bir yumruk vurarak serbest bırakırlar. Oğlan gerdeğe girer. Gençler de oğlanın babasından ya da yakınlarından aldıkları parayla kahveye giderler. Lokum, çerez, bandırma alarak yer, içer ve eğlenirler.

4.1.5. Ölüm Âdetleri
Hıçkırık tutması, burnun dikilmesi, çenenin sarkması, gözlerin sabitleşmesi ölüm belirtileridir.
Eğer hastanın öleceğine kanaat getirilirse başında Kur’an okunmaya başlanır. Hastaya zem zem suyu verilir. Eğer uzakta yakınları varsa hastanın yanına uzaktaki kişinin çamaşırları konur. Bu şekilde ona hasret gitmeyeceğine inanılır.
Öldükten sonra kişi gömülene kadar serin bir yerde bekletilir. Sabah öldüyse, öğlen, öğlen öldüyse ikindi, akşam öldüyse, sabah namazının ardından cenaze namazı kılınıp gömülür.
Gözleri açık öldüyse, birine hasret gittiği inancı vardır. Ölmeden önce, görmek istediği kişiyi görmemiştir. Arkasında sahipsiz kalacak birileri varsa da hasta gözleri açık ölür.
  Alıntı ile Cevapla