Bir de İngiliz Dışişleri Bakanı Balfour'un Kasım 1917'de "Filistin Toprakları'nın yahudilere verilmesi" konusundaki bildirisi vardı. Ayrıca "TÜRKİYE'nin 100 Paylaşım Tasarısı" (Djuvara, Paris, 1915) diye kitaplar yayınlanıyordu. Mesele OSMANLI DEVLETİ'nin parçalanması değil, lokmaları kimin yutacağına gelip düğümleniyordu! İtilaf devletleri kendi aralarında San Remo'da anlaştılar (24.4.1920) sonra bu hususları Sevr'de OSMANLI heyetine dayattılar.(10.8.1920) Yunanistan'a 12 ADA dışındaki Ege adaları, Çatalca'ya kadar bütün Trakya ve İzmir; Fransa'ya Suriye ve Çukurova; İrgiltere'ye Irak ve Filistin; İtalya'ya Antalya civarı ve uzun bir kıyı şeridi; Ermeniler'e koca bağımsız bir devlet; Kürtler'e de bol keseden özerklik verdiler. Bununla da yetinmiyen BATILILAR ve onların Yunan, Ermeni gibi uşakları Karadeniz'de Pontus Devleti kurmak için, güney ve güneydoğuda Fransızlar'a yardım için, ve TÜRKLER'i de bölerek Konya'da yeni bir Selçuklu devleti kurmak için Anadolu'ya yayıldılar. Her yerde yerli hainlerden yardım gördüler. Bütün bunlara ek olarak Boğazlar İtilaf devletlerinin ortak kontrolüne giriyor, İstanbul "Vatikan" usülü bir şehir haline getiriliyor, OSMANLI Padişahı'nın lütfen ikamet etmesine izin veriliyordu!.. Sonradan Bursa, Balıkesir Yunan işgaline uğrayacak, Zonguldak'ta İtalyanlar hak iddia edeceklerdi! TÜRKLER'e ne mi kalıyordu?..Kastamonu, Yozgat,Ankara, Kayseri ve Sivas bölgesinden 200.000 m. kare kadar toprak...Bütün büyük şehirler ve ticaret merkezlerinin bu bölgenin dışında kalması bir yana; aydın tabaka ve meslek erbabı da onlardan koparılıyor, geriye sömürge ve köle olmaya mahkûm bir "köylü devleti" bırakılıyordu!.. |