Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10-05-2006, 14:48   #1
JuNeEiGhT
 
JuNeEiGhT - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
ßeşiktaş Dergisi Yeni Sayı Çıktı..

Click the image to open in full size.

Click the image to open in full size.

Gazeteci Gülengül Altınsay Sordu Futbolcumuz Bobo Yanıtladı
Her Zaman
Siyah Beyaz
Akşam Gazetesi Yazarı Gülengül Altınsay’ı, kısa sürede Beşiktaş’a uyum sağlayan ve attığı gollerle taraftarlarımızın beğenisini kazanan Deivson Rogerio Da Silva ile buluşturduk. İşte, keyifli bir sohbet havasında gerçekleşen Gülengül Altınsay’ın Bobo ile röportajı...
Bobo’yla röportajımız keşinleşmiş, tarih ve yer belli olmuştu. Ardından oynanan Gaziantep-Beşiktaş Fortis Türkiye Kupası yarı final ilk karşılaşmasında adeta patladı Bobo. İki gol birden attı. Sonra Malatyaspor’la oynanan lig karşılaşmasında gol atamadı belki ama sahanın en fazla mücadele eden oyuncusuydu. Ve tabii bizim söyleşimiz de daha bir anlamlı hale geldi. Deivson Da Silva nam-ı diğer Bobo’ya önce “Bobo”nun anlamını sordum; meğer Bobo eski bir ünlü oyuncuymuş Brezilya’da. Babasının da hayran olduğu... Arkadaşları öyle hitap etmişler kendisine, ismi de öyle kalmış. İyi de olmuş... Bizi böylece telaffuzu zor bir ismi öğrenmekten kurtarmış oldular. Bizim maç yazarı arkadaşlara da “baba” sözcüğünü çağrıştıran başlıklar atma fırsatı sağladılar. Röportajdan önce ilk kez Türkçe yayınlanan “Futebol” kitabını ve yetişip büyüdüğü Corinthians takımından bahsedilen bölümü gösterdim Bobo’ya. Corinthians da tıpkı Beşiktaş gibi siyah-beyaz renkli bir takım... İlk sorum da zaten renkler üzerine oldu...

G.Altınsay: Brezilya’da da tıpkı bizde olduğu gibi ‘renk aşkı’ var mı? Yani orada da damarı kessen siyah-beyaz, sarı-kırmızı ya da sarı-lacivert mi akıyor?
Bobo: Evet. Bizde de renkler çok önemlidir. Corinthians’ın Alt Yapısı’nda giydim siyah-beyaz formayı ve hala çıkarmadım.

G.Altınsay: Beşiktaş’a gelmende Beşiktaş’ın eski futbolcusu Zago’nun rolü büyük. Kendisini daha önceden tanıyor muydun?
Bobo: Hayır. Çok iyi bir oyuncu olduğunu biliyordum ama tanışmıyorduk kendisiyle. Bu vesileyle görüştük. Zaten Zago’nun Beşiktaş’la ve İstanbul’daki yaşam koşullarıyla ilgili tavsiyeleriyle gelmeye karar verdim.

G.Altınsay: Peki Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı, Fenerbahçe’yi hiç duymamış mıydın daha önce?
Bobo: Hayır Beşiktaş’ı da, Galatasaray’ı da, Fenerbahçe’yi de biliyorduk. Dünya Kupası’ndan da Türk futbolu hakında çok şey öğrenmiştik.

G.Altınsay: Peki burada öğrendiğin ilk Türkçe kelimeler hangileri oldu?
Bobo: Merhaba, teşekkürler...

G. Altınsay: Bence iyi bir başlangıç. Keske biz de bu kelimelerin önceliğini anlayabilsek ve yaşamımızda daha çok kullanabilsek. Peki gelelim futbola başladığın döneme. Küçücükken de santrfor muydun?
Bobo: Kendimi bildim bileli santrfor mevkiinde oynuyorum.

G.Altınsay: Sonra Brezilya 21 Yaş Altı Milli Takımı’nda oynadın değil mi?
Bobo: 20 Yaş Altı...

G.Altınsay: Bundan sonrası için futbolla ilgili hayallerin neler?
Bobo: İlk olarak Beşiktaş’la Türkiye Kupası’nı kazanmak ve kalabildiğim sürece Beşiktaş’ta oynamak.

G.Altınsay: Brezilya A Milli Takımı’nı hayal ediyor musun?
Bobo: Elbette, her futbolcu böyle bir şeyi ister. Benim de hayallerimden birisi bu...

G.Altınsay: Brezilya Milli Takımı’na Dünya Kupası’nda ne kadar şans veriyorsun?
Bobo: Brezilya’yı kesinlikle çok şanslı görüyorum. Zaten her zaman favori gösterilen bir takım. Bu sene de kupayı kazanma şansının yüzde 90 olduğunu düşünüyorum.

G.Altınsay: Bütün dünya Brezilyalı Ronaldinho’ya hayran. Ronaldinho için sen neler söylersin?
Bobo: Ronaldinho için bir şey söylemeye aslında gerek yok. Sahada kararı veren, skoru belirleyen bir futbolcu. Çok özel bir futbolcu.

G.Altınsay: Ronaldinho’ya alışılmışın dışında bir forvet oyuncusu diyebilir miyiz?
Bobo: Benim tek söyleyebileceğim, bana ve birçok insana göre onun dünyanın en iyi futbolcusu olduğudur.

G.Altınsay: Gözlemime göre Ronaldinho futbol oynarken çok zevk alıyor. Sürekli gülen bir yüzü var. Başarısında bunun da etkili olduğunu düşünüyor musun?
Bobo: Tabii. Yaptığınız işten hoşlanmıyorsanız, bence o işe hiç başlamamalısınız. Futbol da böyle... Ne kadar çok futbol oynamaktan hoşlanırsanız, o kadar iyi oynarsınız.

G.Altınsay: Dünya Kupası’nı nerede seyredeceksin? Almanya’ya gidecek misin?
Bobo: Henüz karar vermedim. Burada lig bittikten sonra kararımı vereceğim.
G.Altınsay: Türkiye’ye geldiğinde ilk dikkatini çeken futbolcular kimler oldu?
Bobo: 2002 Dünya Kupası’nda Türkiye Milli Takımı’nı izlemiştim zaten. Orada gördüğüm futbolcuları, burada daha çok tanıma imkanım oldu. Birisi Hakan Şükür, diğeri de Rüştü’ydü... İkisini de çok beğeniyorum.

G.Altınsay: Fenerbahçe’nin Brezilyalıları ile tanışıyor musun?
Bobo: Burada tanıştık Alex, Luciano, Aurelio ve Nobre’yle. Şimdi her hafta toplanıyoruz ve yemek yiyoruz ailecek.

G.Altınsay: Brezilya’dan sonra Beşiktaş’a gelince, Türk futboluna adaptasyonun nasıl oldu?
Bobo: Öncelikle şunu söylemeliyim, Türk futbolu Brezilya futbolundan çok değişik. Ama şu anda Türkiye’deki ritmi yakaladım ve hiçbir problemim yok.

G.Altınsay: Beşiktaş formasını giydiğin ilk maçta Diyarbakır’a bir golün var. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?
Bobo: Hoş bir başlangıçtı. Sadece benim için değil, takıma yeni gelen Gökhan ve Jun için de...

G.Altınsay: Çok genç bir futbolcusun, Kendini geliştirmek için hocandan ek çalışmalar talep ediyor musun?
Bobo: Zaten çok yoğun bir idman ve maç programımız var.
3 günde bir maç yaptığımız ve bir sonraki maçta yorgun olmamak için fazla bir şey yapma şansım olmuyor. Ama tabi ki haftada bir maçımız olduğunda, devamlı ekstra yapacak bir şeyler arıyorum.

G.Altınsay: Kendini nasıl bir santrfor tipi olarak görüyorsun?
Bobo: Her zaman ceza sahası içinde bulunan ve biraz da sola kayarak oynamayı seven bir futbolcuyum. Çünkü sağ taraftan top geldi mi, ben de sağ ayağımı kullandığım için daha rahat vurabiliyorum.

G.Altınsay: Dünyada örnek aldığın bir oyuncu var mı?
Bobo: Adriano.

G.Altınsay: Tigana ile ilişkiniz nasıl?
Bobo: Tigana gerçekten çok iyi bir teknik direktör. En iyi yönlerinden birisinin de doğru anda, doğru futbolcuyu sahaya sürmesi olduğunu düşünüyorum.

G.Altınsay: Arkadaşlarınla uyumu sağlayabildin mi peki?
Bobo: Hiç kimseyle hiçbir problemim yok. Herkes burada bana çok iyi davranıyor.
Zaten oyunumla da takıma alıştığımı, herkes yavaş yavaş görüyor.
G.Altınsay: Evli olmanı Türkiye’ye adaptasyonunda avantaj olarak görüyor musun?
Bobo: Avantajlarını tam olarak bilmiyorum ama eşimin ve çocuğumun burada yanımda olması beni mutlu ediyor.

G.Altınsay: Teşekkür ederim.
Bobo: Ben de teşekkür ederim.

Click the image to open in full size.

Gökhan Güleç

Takımımız’a geldiği günden beri attığı gollerle tribünlerin sevgilisi olan Gökhan Güleç, performansıyla taraftarlarımızın büyük beğenisini topladı.
Sahada fırtına gibi esen genç futbolcumuz, bu kez sizler için objektiflerin karşısına geçti.
İşte Gökhan Güleç, işte Kulübümüz’ün lisanslı ürünleri... Beşiktaş Dergisi farkıyla yayınlıyoruz.

En iyi huyu: Sakin ve sessiz birisi olması.
En kötü huyu: Uyukuyu çok sevmesi.
En büyük başarısı: Beşiktaş’a transfer olmak.
En heyecanlandığı an: İnönü’de ilk kez forma giydiği Rizespor maçı.
En beğendiği şarkıcı: Sezen Aksu.
En beğendiği komedyen: Cem Yılmaz.
En beğendiği aktris ve aktör: Filiz Akın ve Cem Yılmaz.
En son aldığı albüm: Grup Seksendört
En sevdiği yemek: Mantı
En son tatili: Antalya
En beğendiği ülke: Fransa
En beğendiği yeri: Kaşları
En beğenmediği yeri: Bacakları
En son ne için ağladı: Çok uzun süredir ağlamadığı için hatırlamıyor.
En son ne için dua etti: Maç öncesi galibiyet için dua etti.
Hayatında en değer verdiği şey: İnançları...
Kıyafetlerinde nelere dikkat ediyor: Renk uyumuna...
Hoşlandığı müzik türü: Slow.
Hep yapmak istediği ama sürekli
ertelediği bir şey: Güzel bir tatil...
Elinde olsa dünyada neyi değiştirirdi: Terörü engellerdi.
Batıl inancı ve uğuru: Yok
__________________
İsimsiz Korkuları Katmadık Yüreğimize , SimSiyah BemBeyaz DoğruLarı YaŞaDıK ÖLümüNe..

************************************************************************************************************** JuNeEiGhT..
JuNeEiGhT Ofline   Alıntı ile Cevapla