Büyük oglunun ölümü haberiyle son derece sarsilan Orhan Bey, Bolayir'a gelip oglunun kabrini ziyaret eder. Fütuhati, veliaht olan oglu Murad Bey'e emanet ettikten sonra Bursa'ya döner. Babasindan devr aldigi küçük beyligi iki misli büyüterek, teskilatli bir devlet haline getiren Orhan Gazi, Mart 1362'de vefat etti. Onun vefati esnasinda oglu Murad, Rumeli'de devletin esas kuvvetlerinin basinda bulunuyordu. Trakya fetihleri ile büyük ve hakli bir ün kazandigindan baska, Bizans'a karsi yapilan savas ve fütuhat politikasini temsil ettiginden, o dönem devlet islerinde büyük bir nüfuzu bulunan ahiler ile gazilerin destegini alarak babasinin yerine tahta geçti. Osmanlilarin, Gelibolu'ya yerlesmeleri, Avrupa'nin dikkatini çekmisti. Bu hareket, Müslüman bir toplumun kendi kitalarinda yerlesmesi tehlikesini gündeme getirmisse de Balkan devletlerinin birbirleri ile ugrasmalari yüzünden o taraflarda bulunan Türkler için bir tehlike arz etmiyordu. Bu bakimdan Osmanlilarin Balkan yarim adasina yayilma düsüncesi, esas politikayi teskil ediyordu. Bununla beraber Sirp, Bulgar, Macar, Bizans ve Venediklilerin birlikte müdahale etmeleri ihtimali göz önünde bulundurularak derhal köklü bir yerlesme siyasetinin tatbikine baslandi. Bu gayenin gerçeklesmesi için Anadolu'daki Osmanli arazisinden (Yani Karesi taraflarindan) bir kisim yörükleri nakl edip yerlestirdiler. Bu konuda Asikpasazâde, Süleyman Pasa'nin, babasi Orhan'dan oraya yerlestirilmek üzere nüfus nakline dair olan arzusu hakkinda su bilgileri verir. |