Bu sebepten, beş Orta Asya cumhuriyetindeki hem iç hem de dış politik gelişmelerde Rusya'nın ağırlığı ve etki dairesi daha uzun bir süre devam edecektir. Özellikle, Gürcistan'daki iç savaşta oldugu gibi, Tacikistan'daki iktidar ile muhalefet arasındaki çatışmaların bir iç savaşa dönüşmesinde de Moskova'nın aktif rolü oldugu gibi, Tacikistan'daki iç savaştan en kârlı çıkan yine Rusya olmuştur. Son iki yılda Batı Türkistan'dagi bağımsız devletlerin içindeki politik olayları mukayese ettigimizde, onlardan ikisinin (Kazakistan ile Kırgızistan) oldukça liberal, ikisinin (Özbekistan ile Türkmenistan) ise, oldukça katı ve baskıcı bir politika izlediğini görürüz. İç savaşın sürdüğü Tacikistan ise, başkalarından ayrı bir konumdadır. Sovyetler Birliği'nde Gorbaçov döneminde başlayan reform hareketlerinin bir sonucu olarak Orta Asya'daki beş cumhuriyetten Özbekistan'da demokratik millî hareket ve siyasî partiler daha çok güçlenmişti. Ancak,1992'den sonraki bagımsızlık devrinde, Özbekistan'da muhalefet ile iktidar arasındaki çekişme ve sürtüşme artmaya başladı. Özellikle, Tacikistan'da iç savaş başladıktan sonra, Özbekistan yönetimi siyasî muhalefete karşı daha acımasız sert hareketlere girişti. Birlik Halk Hareketi ve Erk Demokratik Partisi gibi muhalefet teşkilatlarının liderleri dövüldü, teşkilatları kapatıldı, gazete ve yayınları yasaklandı, tutuklamalar oldu, ba'zı liderler yurt dışına kaçmak zorunda bırakıldı. Özbekistan yönetimi muhalefete karşı sert davranışını "Özbekistan'ın millî bütünlügünü koruma ve ülkedeki politik istikrarı sağlama" mâzereti ile haklı çıkarmaya çalışırken, muhalefettekiler ise, iktidarın bu tutumunu Sovyet dönemi dikta rejimine dönüş" olarak yorumlamaktadırlar. Özbekistan'da cumhurbaşkanı İslam Kerimov ile muhalefet arasındaki açık çekişmenin tersine, Kazakistan'da cumhurbaskanı Nursultan Nazarbayev ile muhalefet partileri arasında daha yumuşak bir çekişme var. Türkmenistan cumhurbaşkanı Sepermurad Niyazov (Türkmenbaşı) da ülkedeki bütün muhalefetin sesini boğarak Stalin dönemini anımsatan tek kişilik diktatör kültü yaratmış durumdadır. Kırgızistan cumhurbaşkanı Askar Akayev ise, kendi cumhuriyeti içindeki aydınlar ve muhalefet ile oldukça dengeli bir ilişki kurabilmeyi başarmıştır. Kazakistan'ın asıl büyük problemi bu cumhuriyetteki Rusların sayısıdır (%38). |