Türkler Rum çetelerini, 13 ve 23 Kasım tarihlerinde Merzifon bölgesindeki iki köye saldırmak ve onları yağmalamakla suçlarlar.Rumlar ise, İstanbuldaki Yüksek Müttefik Komiserliğine , Müslümanların bir katliam hazırlığı içinde bulunduğundan bahsedferler. Tabii şehirli ve kırsal kesimden Müslümanlar, techire uğrayan Rum ve Ermenilerin mallarını geri vermekten de pek memnun değildirler ve bunu olabildiğince dile getirirler, ama o sırada güçlü konumda olanlar Rumlardır. Bu yüzden Kafkasya ordusu komutanı Yakup Şevki Paşa, aralık ayı içinde emrindeki 15.tümene bağlı bir alayı, Rum çetelerine karşı Samsun'a göndermek zorunda kalır ve ona Yüksek Komiserlerin şikayetini aktaran Harbiye'ye, bu yanlı haberlerin Rumların faaliyetlerini gizlemeye hizmet ettiği cevabını verir. Ocak 1919'dan itibaren müttefiklerin bölgeye yeni görevlerle gönderdikleri "political officals" yada eski görevlerine dönen Merzifon Amerikan Koleji'nin misyonerleri ve Samsundaki Amerikan Tobacco Co. şirketinin memurları, Hristiyan eşrafla görüş birliği içinde, müttefik müdahalesi kartını oynamaya başlamış görünürlerken, londra ve özellikjle Washington'un temkini elden bırakmadıkları dikkati çekmektedir.11 Ocak'ta Amerikan Tobacco Co.'nun ajanı P.E.King, Amerikan yüksek komiserliğine gönderdiği raporda, Türklerin ve özellikle köylülerin silahlandıklarını bildirir...Bir kaç gün sonra Samsun'u ziyaret eden İngiliz ordusundan yüzbaşı Harty, aynı mealde bir rapor göndererek savaş gemilerinin limanlara gelmeleriyle sınırlı kalan bir operasyonun ancak kıyı kesiminde düzeni sağlayabileceğini belirtir. 30 Ocak'ta ise Nikopolis ( Şarki karahisar) metropoliti Gervasios, İstanbuldan yaptığı bir çağrıda, Pontus'a askeri kuvvet gönderilmesini ister. |