İşte Venizelos'un , Konferansın Trabzon'u Ermenistan'a vermeyi reddetmesinden sonra çektiği ve Pontus üzerinde hiç bir gücün manda uygulamayı kabul etmediği, dolayısıyla Pontus'un Türkiye'ye yapılacak barış anlaşmasında dahil edilecek olan azınlıkların korunmasıyla ilgili genel hükümlerle yetinmesi gerektiğini bildiren telgraf tam bu sırada gelir. Batum Derneği Venizelos ile Clemenceau'ya bir dizi protesto telgrafı çekerek tepkisini ortaya koyar, ama bu vesileyle içindeki bütün bölünmeleri de koyar. Dernek üyelerinin bir bölümü Hrisantos'a karşı Kateniotis'i, bir bölümü ise Venizelos'a karşı Hrisantos'u destelemektedir. Sonunda Hrisantos Trabzon'daki makamına döner ve çoğunluk Kateniotis'i destekleme kararı alarak Venizelos'a, Pontos'un olabildiğince geniş bir bölümünü Ermenistan'a dahil ettirmeye çalışmasını isteyen bir telgraf gönderir ; azınlık ise, bu karar Türkleri Ermenilere yeğlediklerini söyleyerek omuz silker. DİPLOMATİK ÇABALARIN SON AŞAMASI Kemalist hareketin kendini ortaya koyduğu ve Kilikya'da Fransız işgalinin ardından Türk direnişinin başladığı 1919 yılı sonunun , Pontus'un bağımsızlığını savunanlara hiç de iyi haberler getirmediği açıktı...Constantinidis ile Oeconomou'nun 15 Kasım' da yönelttikleri memorandumda bile, bir katliamın an meselesi olduğunun vurgulanmasına rağmen, talep edilen yalnızca "Türk hakimiyeti"nden kurtarmaktı. Konferansın Fransızların önerisiyle Trabzon'un Ermenilere verilmemesini kararlaştırmasının ardından İngilizlerin Batum'u boşaltacaklarına dair bir rivayetin ısrarla tekrarlanması, havatı daha da ağırlaştırdı... |