Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20-02-2007, 12:45   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ebu’s-Sac’ın Halife Mutasım zamanında katıldığı ikinci askeri harekat, Mazyar b. Karinin isyanının[1] bastırılmasına bir birlik komutanı olarak iştirak etmesidir. 224 (839) yılında Abbasi Halifesine ödediği vergiyi keserek Taveristan da isyan bayrağını açan ve kısa zamanda kuvvetlenen Mazyar üzerine Horasan valisi Abdullah b. Tahir gönderildi. İsyanın bütün Taveristan’a yayılması üzerine Abdullah b. Tahir komutasındaki birlikler bölgeyi doğu ve güney doğu taraflarından muhazara altına aldı. Halife Mutasım da merkez ve diğer eyaletlerden topladığı kuvvetleri üç ayrı koldan Taveristan’a sevk etti. Halifenin gönderdiği birliklerden birisinin komutanı Ebu’s-Sac olup el-Laris ve Dunbavend cephesinden Taveristana girmesi emredilmişti.[2] Ebu’s-Sac’ın Mazyar’ın yakalanarak isyanı sona ermesine kadar askeri harekata katıldığı anlaşılmaktadır.

Babek isyanı bastırmaya memur edildiği zaman Azerbeycan ve Ermeniye valiliğine de tayin edilen Afşin, isyanın bastırılmasından sonra Samerraya dönünce Azerbeycan’nın idaresini, vekili sıfatıyla akrabası Mengü-çur’a bırakmıştı. Fakat çok geçmeden Mengü-çur, etrafına topladığı kuvvetlere güvenerek isyan etti.(224-839) Halife Mutasım Afşin’den isyanın bastırılmasını istedi.

Ebu’s-Sac’ın bir kenara itilmesi onun başarısızlığının ziyade Afşin’e olan yakınlığı ile ilgili olmalıdır. Bilindiği gibi Uşrusana hükümdar ailesinden olan Afşin, Halife Me’mun ve Mutasım devirlerinde büyük askeri başarılar kazanmış ve bunun neticesi olarak bilhassa ordu içinde büyük bir nüfus sahibi olmuştu. Onun nüfus ve itibarını çekemeyenler çeşitli bahaneler uydurarak neticede hapse atılmasını ve ölüme terk edilmesini sağlamışlardır.[3] Aslen Uşlusana’lı olması ve Afşin’nin maiyetinde temayüz etmesi aynı zamanda Afşin’e olan yakınlığı sebebiyle Ebu’s-Sac Afşin’nin bertaraf edilmesinden sonra herhangi bir göreve getirilmemiştir. Bu durum, sacoğulları hakkında araştırma yapmış olan tarihçileri yanıltmış olmalıdır ki, bunlar Ebu’s-Sac’ı Halife Mütefellik’in komutanı olarak kabul etmişler ve onun Mutaassım devrindeki askeri faaliyetlerinden hiç bahis etmemişlerdir.[4]

Halife Mütefekkilin son yıllarına doğru Ebu’s-Sac ın idari kadrolarda görev aldığını görmekteyiz. 242 (856-857) yılında Ebu’s-Sac Halife Mütevekkil tarafından Tarik Mekke valiliğine tayin edilmiştir.[5] Bu vazife muhtemelen Irak ve Mekke arasındaki hac yolunun bedevi Arap kabilelerinin baskınlarına karşı korunmasıdır.

251 (865) Yılında Samerra’da meydana gelen karışıklıklar sebebiyle Halife Mustainin vasif et-Türki ve Bua es-Sahir ile birlikte Bağdat’a kaçması ve Samerra da bulunan diğer Türk komutanlarının Mutezz’i halife ilan etmeleri üzerine her iki tarafta eyalet valilerini ve komutanları kendi taraflarına kazanmak için harekete geçmişlerdir.[6] Hala Tarik Mekke valiliğinde bulunan Ebu’s-Sac biri Bağdat da diğeri Samerra da iki halifenin ortaya çıktığı ve aralarında iktidar mücadelelerinin devam ettiği sırada Müstain tarafını tutmuş ve hatta valisi bulunduğu bölgede çıkan karışıklıkları Bağdat’tan gönderilen yardımcı kuvvetlerin sayesinde bastırabilmiştir. Bu başarıyı Müteakip yanında 700 süvarisi ve bir miktar esirle birlikte 26 rebiülevvel 251 (27 Nisan 865) tarihinde Bağdat’da gelmiştir. Halife Müstain ve Bağdat muhafızı Muhammed b. Abdullah b. Tahir tarafından iyi karşılandığı ve hatta ona hil’at ve kılıç verildi. Bir müddet Bağdat’ta kaldıktan sonra tekrar vazife mahaline döndü.[7]

Ebu’s-Sac şehrin etrafına hendek kazdırarak savunma tedbirlerini artırdı. Diğer taraftan Muhammed b. Abdullah onlara takviye kuvvetleri gönderiyordu. Aynı yılın Recep (Temmuz-Ağustos) ayında Ebu’s-Sac ile Mutezz’in tarafını tutan Türk komutanlarından Bayık bey arasında meydana gelen çatışmalarda Ebu’s-Sac galip gelerek karşı tarafa ağır kayıplar verdirdi.
  Alıntı ile Cevapla