Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20-02-2007, 12:54   #3
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Şah Kulu isyanı , Osmanlı devleti’nde yeni bir dönemin başlamasına neden oldu. Tahta oturan 1.Selim’in en önemli projesi Şah’ı bertaraf edip Safevi devletini ortadan kaldırmaktı. Osmanlı ‘nın Safevi yayılmacılığının önlemeye yönelik harekatı dört aşamada gerçekleşmiştir:
1.Askeri harekat
2.Siyasi tedbirler
3.Ekonomik ambargo
4.Safevi tarikatını Halvetiye ile önleme çalışmaları
OSMANLI DEVLETİ’NİN SAFEVİ TARİKATINI HALVETİYYE İLE ÖNLEME POLİTİKASI
Ortaçağda tekke medreseden farklı olarak değişik fikirlerin filizlendiği merkezlerdir. Osmanlı devleti başta tekke kültürünün altında kalmış, fakat sonra medrese kültürünü benimsemiş ve böylece tekkeler halka yönelmiştir. Devlette tasavvuf ikinci plana atılmıştır.
Bunlardan biri de Azerbaycan da kurulan Halvetiyye tarikatıdır. Aslında bu ve Safevi tarikatının kökü Hz. Ali’ye dayanır. Fakat Halvetiyye de Ehl-i Beyt sevgisi öne çıkmıştır.fakat Sünnilikten sapmamışlardır. Şiilerde olduğu gibi Ehl-i Beyt’e küfür etmemişlerdir.Safevi’de ise tam tersi olmuş , böyle düşünceleri siyasi(devlet kurmak içim) amaç için hor kullanmışlar. Devletin kurulmasına kadar dozu iyice aşmışlardır.
Bu tarikatın devlete dönüştürülmesiyle Osmanlı devleti açısından önemli problemler ortaya çıktı bunların kaldırılması lazımdı. Bunun için Azerbaycan orjinli, Sünniliğin dışına çıkmayan, Safevilerden çeşitli eziyetler sonucunda Osmanlı’ya sığınan Haalvetiyye Tarikatının kullanılmasına karar verildi. Hazır bir güç olarak görüldüler ve Anadolu’daki Safevi hareketinin önüne geçmeleri için görevlendirildiler. Safevilerin onlara yaptığı zulümleri anlatmak , onların nasıl biri olduklarını, amaçlarını anlatmak için Anadol’ya gönderildiler. Bunlar medrese eğitimi almış kimselerdi. Bu sebeple devlet halka medrese kültürünü de aşılamış oluyor. Aslında devlet adamları önceden Halvetiyye’yi biliyordu. Bu aşinalık onlara bu tarikatın en büyük kolu Cemaliyye’nin kurucusu Çelebi Halife tarafından verilmiştir. Bu dönem Beyazid’in tahta çıktığı zamanlara rastlar. Bu kişinin bir süre İstanbul’da bulunması Osmanlı için çok mühimdir. Çünkü Safevilere karşı Halvetiyye Tarikatını kullanırken hiçbir güçlük çekilmemiş oldu. Bunlar Türkler’i Şiileştirerek Anadolu,yu ele geçireceklerini biliyorlardı. Çelebinin soyundaki birçok kişi Osmanlı ‘da önemli yerlerde görev almışlardır. Şiilere karşı Selimin yanında yer almışlardır. Onun tahtı almasına yardım etmişlerdir. Yavuz daha padişahlığının başında Halvetiyye Tarikatından Piri Mehmed Paşa ile iletişim içine girmiştir. Bu ailedeki kişiler önemli yerlere gelmişlerdir. Bundan sonra Anadolu’da yayılmışlardır.1.Selime kadar sadece bir tane olan tekkeleri Şiilere karşı kullanılmalarından sonra başata Anadolu olmak üzere bütün ülke topraklarında artmış bunlara vakıflar verilmiştir.
Halvetiler başta destek gördüler fakat 1.Selim Safevi tarikatının tasavvufu siyasi amaç için kullanmasından dolayı tarikatlara şüphe ile baktığı bilinir. Fakat Mısır’ın fethinden sonra oradaki şeyhlerle görüştüğü savunulur. Onlara çok güvenirdi. Halvetiyye terbiyesi ile yetişen Kanuni onlara çok değer verir.
Bu padişahlardan sonra padişahlar ile aralarındaki ilişkiler daha da gelişir. Osmanlı hanedanına mensup olup da Halvetiyye Tarikatına intisap olanlarda vardı.
Halvetilerin Kızılbaş hareketine karşı Sünni çizgide yer almaları medrese kökenli ulemalarla aralarında sıcak ilişkiler kurulmasına da zemin hazırlar.
Osmanlı devletinin halk üzerinde etkisinin azaldığı 16. yy. ortalarında Halvetiyye şeyh ve halifeleri , toplumda devlete ve Sünniliğe bağlılığı artırmada önemli rol almışlardır. Halvetiyyenin faaliyetleri sonucu Safaviyye tarikatına bağlı olanların İran özlemi son bulmamış, fakat eskiye göre azalmıştır. Çünkü Osmanlı devleti , Safevi propagandaları karşısında ne yapacağını bilmeyen Sünni halk tabakasına Halvetiyye ile geniş çapta ulaşmış ve Safevi tarikatı hakkında toplumu bilinçlendirmiştir.
  Alıntı ile Cevapla