Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26-02-2007, 11:56   #2
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

“...Kurumlar vergisi mükellefleri, cari vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere, Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 120. maddesinde belirtilen esaslara göre üçer aylık kazançları üzerinden %25 oranında geçici vergi öderler...”

Yukarıda yer verilen ve 01.01.1999 tarihinden itibaren yürürlüğe giren yasa hükümleri uyarınca geçici vergi uygulamasında yapılan en önemli değişiklik geçici vergi matrahının tespitinde yapılmıştır. Yeni düzenleme uyarınca üçer aylık dönemler itibariyle tespit edilen ticari veya mesleki kazanç geçici vergi matrahı olarak dikkate alınacaktır. Bilindiği üzere değişiklik öncesi uygulamada geçici vergi, gelir veya kurumlar vergisi üzerinden hesaplanmaktaydı.

Geçici vergi uygulamasına ilişkin olarak Maliye Bakanlığınca yayımlanan 217 Seri No.lu Gelir vergisi Genel Tebliği [1] ile önemli açıklamalar yapılmıştır.

Devem eden açıklamalarımızda alacak ve borç senetlerinde reeskont işlemleri geçici vergi uygulaması açısından açıklanmaya çalışılmıştır.

Alacak ve Borç Senetlerinde Reeskont Uygulaması


Genel Açıklama

Vergi Usul Kanunu”nun 280, 281 ve 285. maddeleri uyarınca, yabancı para cinsinden olanlar da dahil olmak üzere, vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar değerleme günü kıymetine irca edilebilmektedir.

Bu hüküm uyarınca mükellefler, geçici vergiye tabi kazançların tespitinde, isterlerse vadesi gelmemiş senede bağlı borç ve alacaklarını değerleme gününün kıymetine irca edebileceklerdir.

Geçici vergi acısından reeskont yapılmış olması müteakip geçici vergi dönemlerinde veya hesap dönemine ilişkin kazancın hesaplanmasında da reeskont işleminin yapılmasını gerektirmemektedir.

Örneğin, üç aylık kazancının tespitinde bu tür alacak ve borçlarını değerleme gününün kıymetine irca etmeyi tercih eden bir mükelle, dilerse altı aylık kazancının tespitinde senede bağlı alacak ve borçlarını değerleme gününün kıymetine irca etmeyebilecektir. Geçici vergi uygulaması yönünden senetli alacaklarını değerleme gününün kıymetine irca eden mükelleflerin, borç senetleri için de aynı uygulamayı yapmaları zorunludur.

Reeskonta Tabi Tutulacak alacak ve Borçların Özellikleri

Alacak ve borçlar ilke olarak mukayyet değerle değerlenir. Ancak Vergi Usul Kanunu’nun 281 ve 285. maddelerine göre; vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacak ve borçlar değerleme gününün değerine irca olunabilir. Diğer taraftan bu alacak ve boraçların iktisadi işletme bünyesinde doğmuş olması gerekmektidir.
  Alıntı ile Cevapla